Mustafa KAYA

Mustafa KAYA

458 Yazı

(EKOPOLİTİK) VE ZEYBEKCİ SAHAYA İNDİ!

VE ZEYBEKCİ SAHAYA İNDİ!

SEÇİME 70 SAAT KALDI, POLİTİKA MAGAZİN ALEV ALDI!
“SOSYAL MEDYADA ZEYBEKCİ COŞKUSU”
BİR YANDA GREV, BİR YANDA SEÇİM…
“ÜLKÜCÜ DAVAMIZDAN DEĞİL, MHP’DEN İSTİFA ETTİM!” KESKİN; “YARIMCA’YI KUTLUYORUM!”


AK Parti’nin ağır topu, son Ekonomi Bakanı ve Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurulu Üyesi Nihat Zeybekci 14 Mayıs Seçimi öncesi CHP’li Adnan Keskin’den sonra, sahaya inen Denizli’nin ikinci önemli politik ismi oldu. Aktif siyaset yapmak yerine daha çok “derinden ve etkili politikayı” yeğleyen AK Parti’nin önemli ismi Zeybekci’nin sahada görülmesi parti tabanı ve seçmeni üzerinde sevinç etkisi yarattı.



Mikrofonu eline alan ve halkın karşısına çıkan Nihat Zeybekci’nin mahalle ve ilçe toplantılarında yaptığı coşkulu konuşmaların klipleri sosyal medyada yoğun izleme oranları ile dolaşmaya başladı.

ZEYBEKCİ COŞKUSU “SOSYAL MEDYADA; ÇOK İZLENEN SİYASİ KLİPLERE DÖNÜŞTÜ”
Anafartalar, Karşıyaka ve Sevindik’te katıldığı mahalle mitinglerinde siyasi heyecanı yükselten Zeybekci beraberinde Milletvekili Adayları Nilgün Ök, Ekrem Başer ve Birtan Şahan’la birlikte Pamukkale ve Sarayköy ilçelerinde seçim çalışmalarına destek verdi.


AK Parti’nin mahalle çalışmaları sosyal medyada anında müzikli “Zeybekci Kliplerine” dönüşürken, Nihat Zeybekci’yi gören vatandaşlar adeta selfie kuyruğuna giriyor.


 

Nihat Zeybekci katıldığı her mahalle toplantısı ve mitinginde “Denizli’nin efsane Belediye Başkanı ve Bakanı” olarak anons edilirken, tekstil fabrikaları ve tesislerinde işçi ziyaretleri gerçekleştirmeyi ihmal etmiyor. Zeybekci ve AK Parti’li milletvekil adayları Nilgün Ök, Ekrem Başer, Birtan Şahan; Turkuaz, AFT, Gelin ve Menekşe Tekstil çalışanı kalanalık işçi toplulukları ile bir araya geldi.

BİR YANDA GREV, BİR YANDA SEÇİM
Yonga Mobilya, yetkili Ağaç -İş sendikasının grev icrası sebebiyle 9 Mayıs 2023 tarihinden başlamak üzere aksi karar alınıncaya kadar şirkette üretim faaliyetlerine ara verildiğini duyurdu. Denizli’nin Borsa İstanbul’da işlem gören şirketlerinde biri olan Yonga Mobilya tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) yapılan açıklamaya göre şirket, 9 Mayıs itibari ile üretime ara verdi. Açıklamada, Türk Ağaç -İş Sendikası'nın şirketin Pamukkale/Denizli adresinde bulunan üretim tesisinde, ilan ve tebliğ ettiği grev kararının 9 Mayıs 2023'te başladığı belirtilerek, "Grev kararının icra edilmeye başlanması ile eşanlı olarak şirketimizin pamukkale/denizli adresinde yer alan üretim tesisinde aksi karar alınıncaya kadar üretim faaliyetlerine ara verilmiştir" denildi. Denizli'de Ağaç-İş Sendikasında örgütlü ve TİS'te patronla anlaşamayıp greve çıkan Yonga Mobilya işçileri “seçimler nedeniyle” siyasi partilerin ve sendikaların da ilgi odağı haline geldi. Denizli'de Ağaç-İş'in örgütlü olduğu Yonga Mobilya'da işçiler grevde siyasi partilerden destek aldı. İlk günü halaylar ve sloganlarla coşkulu bir şekilde geçiren işçileri EMEP, TİP, Yeşil Sol Parti, Sol Parti, BBP ve sendika temsilcileri ziyaret etti.

YONGA MOBİLYA SENDİKAYI BASINA VE KAMUOYUNA ŞİKAYET ETTİ...
Öte yandan Denizli’nin sendikalı işçi çalıştıran üç firmasından biri olan ve 30 yıldır sendika ile Toplu İş Sözleşmesi İmzalayan Yonga Mobilya Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yönetimi; görüşmeleri anlaşmazlığa sürüklediğini iddia ettikleri sendikayı Denizli Kamuoyuna ve basına şikayet etti. Yonga Mobilya yönetimi BİST’e de gönderdiği KAP açıklamasını Denizli Gazeteciler Cemiyeti aracılığıyla kamuoyuna da duyurdu. Adeta bir “kamuoyuna şikayet bildirisi içeriği taşıyan” basın duyurusunda şu görüşlere yer verildi;

BU İŞ YERİNDE 30 YILDIR SENDİKA VE TOPLU SÖZLEŞME VAR
Şirketimiz Yonga Mobilya Sanayi ve Ticaret A.Ş. 1974 yılında kurulmuş, üretiminin % 95’ini ihraç eden, kurumsal, halka açık bir şirkettir. Yaklaşık 30 yıldan bu yana çalışanlarımız iş yerimizde sendikalı olarak çalışmaktadır. Denizli’de bünyesinde sendikalı işçi çalıştıran 3 firmadan biridir. İş yerimizde toplu iş sözleşmesi iki yılda bir yapılmaktadır. Çalışanlarımıza normal ücret harici yılda 100 günlük ikramiye, yılda 4 sefer Gıda yardımı verilmekte, fazla mesaileri x1,7 fark ile ödenmekte, %12 gece çalışma farkı ödenmekte, eğitim gören çocuklarına tahsil yardımı, doğum yardımı vb birçok yan hak sağlanmaktadır. 2022 yılında enflasyondaki artış nedeniyle, toplu iş sözleşmesi (TİS) şartlarında olmamasına karşın, yılbaşında verilen %40,12 zamma ilave olarak Temmuz ayında, tamamen yönetimin iradesiyle %38,04 fazladan ek artış yapılmış olup 2022 de yapılan artışın ortalaması %66,49 ile resmi enflasyon üzerinde olmuştur. Bu artışa ek olarak, yine toplu iş sözleşmesinde yer almayan, her seferinde 1050 TL olmak üzere iki kez fazladan gıda yardımı yapılmıştır. Tüm bunlara ilaveten şirketimiz 2022 yılı sonunda bankalar ile görüşerek promosyon anlaşması yapmış ve çalışanlarına minimum 7000 TL promosyon verilmesini sağlamıştır. 2022 yılında başlayan Ukrayna savaşı sonucu Dünya genelinde yaşanan resesyon ve müşterilerimizde aşırı stok birikimi nedeniyle, şirketimize yurtdışından verilen siparişler Ağustos ayından başlayarak %60 oranında tüm müşteriler nezdinde düşmüştür. Döviz kurlarının uzun süre sabit tutulması ile TL giderlerdeki anormal artışların karşılanması zorlaşmış, EYT yasası nedeniyle de aniden ortaya ek tazminat yükü çıkmıştır. İşletmemiz bu süreçte bu sıkıntıyı çalışanlarımıza hiçbir şekilde yansıtmamış, tüm sosyal haklarını, maaşlarını ve EYT den emekli olan çalışanlarımızın tazminatlarını her zamanki gibi zamanında ve tam olarak ödemiştir.”



SENDİKALAR İŞVERENİ VE ÜRETİMDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ DE GÖZETMELİ
Yonga Mobilya’dan yapılan basın açıklaması şöyle devam etti; “2023 yılı Şubat ayında başlayan toplu iş görüşmelerinde, yetkili Ağaç-İş Sendikası 2022 Temmuz ayında yaptığımız toplu iş sözleşmesi (TİS) dışı ek artışları, çalışanlarımıza ödenen yan hakları, sağlanan promosyon ödemesini görmezden gelip, şirketimizin üretim ve pazar küçülmesini hiçbir şekilde dikkate almadan, Temmuz 2022 ücretleri üzerinden %65 oranında artış talep etmiş, yapılan 3 TİS toplantısı ve bir aracılık görüşmesi olmak üzere toplam 4 görüşmede bu rakamdan bir adım dahi aşağı inmemiş ve müzakerede bulunmamıştır. Sendika işyeri temsilcisi ile son yapılan görüşmede şirketimizin toplu iş sözleşmesi ortalama artış oranını %50’ye, çalışanlara verilen yıllık gıda yardımını 7400 TL ye çıkarma teklifine karşın, yine bir uzlaşma sağlanamamıştır. Yapılan toplantılarda hiçbir zaman %18 veya %30 gibi rakamlar ne bizim ne de sendika tarafından konuşulmamıştır. Yonga Mobilya A.Ş. yönetimi olarak şirketimizle yapılan TİS görüşmelerinin içeriği ile ilgili muhataplarımız tarafından kamuoyuna ve çalışanlarımıza yapılan yanıltıcı açıklamalardan son derece rahatsız ve üzgünüz. Gelinen noktada şirketimiz, kendisine sendika tarafından dayatılan, şirketin iş durumunu görmezden gelen, yaptığı enflasyon üzeri artışlara ve ek ödemelere rağmen işvereni sadece bu sözleşme dönemi değil bundan önceki son birkaç sözleşmede de grev ile tehdit etmesinden ve nihayet ülkenin ve piyasanın bu buhranlı zamanında grev başlatmasından usanmıştır. Ülkemizde sendikalı işçi çalıştıran firma oranı oldukça düşüktür. Geldiğimiz noktada gördük ki ülkemizde sendikacılık tek taraflı menfaat gözeten, 2 yılda bir sadece toplantı için şirkete gelen ve şirketin finansal durumunu, işlerinin durumunu analiz etmeden, yaşanan tüm ekonomik sıkıntıları şirketin yüklenmesini bekleyen, şirketin gerçeklerini görmekten uzak bir sendika anlayışı vardır. Bu tutum bin bir emekle bu ülkeye ihracat katkısı veren şirketimize ve çalışanlarımıza zarar vermektedir. İşveren olarak kendi ekonomik imkanlarımız içerisinde açıklanan resmi rakamları da dikkate alarak çalışanlarımıza verebileceğimiz en yüksek oranı verdiğimize inanıyoruz. Grev ne kadar sürerse sürsün şirketimizin ekonomik olarak sağlam bir temelde faaliyetini sürdürebilmesi için verdiğimiz son teklifin üzerine çıkılmayacaktır. Kamuoyunun bilgisine sunarız.” (10.Mayıs 2023 11:15) YONGA MOBİLYA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

MHP’DEN İSTİFA ETTİ, “OYUM MİLLET İTTİFAKI VE KILIÇDAROĞLU’NA” DEDİ!
MHP Denizli’nin önde gelen isimlerinden biri olan Kale Belediyesi eski Başkanı İsmail Yarımca partisinden istifa etti. Ve 14 Mayıs Seçimi’nde oyunu Millet İttifakı ve Millet İttifakı Cumurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na vereceğini açıkladı. Denizli Gazeteciler Cemiyeti Bası Merkezi’nde düzenlediği bir toplantı ile istifasını duyuram MHP’li eski Başkan İsmail Yarımca Erzurum’da meydana gelen son taşlama olayının da kendisi için bir son nokta olduğunu söyledi ve, “Ben Ülkücü, Milliyetçi görüşü benimsemiş ve savunan biri olarak kaos ortamından, kavgadan, ekonomik belirsizliklerden, açlık ve sefalet yönetiminden, Cumhuriyet düşmanlığından istifa ediyorum. Oyum artık ülkemin geleceği için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a değil. Millet İttifakı’na ve bu ittifakın adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na” dedi.

KESKİN; “YARIMCA’YI KUTLUYORUM”
İsmail Yarımca; geçtiğimiz günlerde Denizli’de seçim çalışmaları yürüten CHP’nin ağır toplarından eski Genel Sekreter ve Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin tarafından da ziyaret edilmişti. Yarımca’nın istifa olayı üzerine konuşan CHP’li Adnan Keskin, “Sayın Yarımca eski bir dostum ve arkadaşımdır. Denizli’nin Tavas-Kaleli köklü ailelerinden birine mensuptur. Siyasi arenada uzun yıllar çalışmış ve mücadele vermiştir. İl Genel Meclislerinde üyelikler ve belediye başkanlığı yapmış bir isimdir. Politikayı bilir ve halkı iyi tanır. Ülkesi ve halkı için aldığı bu önemli karar (siyasi düşüncesi ne olursa olsun) siyasetle uğraşan herkese örnek olmalıdır. Bu istifa kararı ve açıklaması için İsmail Yarımca’yı kutluyorum” dedi.

İSTİFA KARARI BENİM İÇİN BİR ZORUNLULUK OLDU”
MHP’li İsmail Yarımca DGC’de yaptığı açıklamasında şu görüşlere yer verdi; “Siyasi hayatım boyunca ülkücü hareket düşüncesi ve davası içerisinde ülkemiz ve milletimiz için görev aldım. Karaman Mahallesi’nde muhtarlık, Denizli Merkezde ve Kale İlçesinde birer dönem olmak üzere Denizli İl Genel Meclisi Üyeliği yaptım. Denizli’mize ve halkıma hizmet ettim. 2009-2014 döneminde ise; yine halkımızın bize gösterdiği teveccüh ile sevdalısı olduğum Kale İlçemizde Milliyetçi Hareket Partisinden (MHP) belediye başkanlığı görevinde bulundum. 2015 yılından da yine MHP’den milletvekili adayı oldum. Benim kalbim, gönlüm, düşüncem her daim ülkücü hareket davası içerisinde oldu. Bu minvalde de davama inanmış bir nefer olarak Milliyetçi Hareket Partisi içerisinde siyaset yapmaya devam ettim.

Ancak son dönemde yaşanan gelişmeler üzerine, önemli bir karar almak zorunda kaldım! Başlıca olarak; Milliyetçi Hareket Partisinin Cumhur İttifakı içerisinde yer almasını ve siyaseti bugünkü çerçevede yapmaya devam etmesini en başından itibaren doğru bulmadım. İttifak sürecine baktığımda da haklı olduğumu birçok konu ve olayda görme fırsatı yakaladım.”

CUMHURBAŞKANLIĞI BAŞKANLIK SİSTEMİ TÜRKİYE’YE UYGUN DEĞİL
Yarımca devamla; “AK Parti iktidarında; yolsuzluklar, israf, adalet kavramının ortadan kalktığı, devlet kadrolarında liyakata yer verilmediği, bakanlıklar ve yerel yönetimlerde keyfi uygulamalara imza atıldığı, ihale kanunlarının hiçe sayıldığı, denetim ve Sayıştay raporlarının görmezden gelindiği ve benzeri birçok sıkıntı ülkemize, aziz milletimize reva görülmüştür. Milletimiz kutuplaştırılmış, ayrıştırılmıştır. Bu ortamı tasvip etmiyorum. Ayrıca; Cumhurbaşkanlığı Başkanlık Sisteminin Türkiye’ye uygun olmadığını, tek adam rejimine dönüştüğünü üzülerek toplum olarak izledik. Bu da Milletimize reva görüldü. Partimiz; tek adam döneminin tüm olumsuzluklarına, yürüttüğü politika nedeniyle halkımız tarafından ortak görülmektedir. Bu büyük bir vebaldir. Ülkücü davaya inanmış, Milliyetçi Hareket Partimize gönül vermiş dava arkadaşlarımızda, bu durumu halkımıza açıklayamaz hale gelmiştir” diye konuştu.

ÜLKÜCÜ DAVAMIZDAN DEĞİL, MHP’DEN İSTİFA EDİYORUM”
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Merkezinin de üzülerek söylüyorum ki; bu aymazlığa sessiz kalması da şahsım nazarında bardağı taşıran en önemli unsurlardan olmuştur. MHP Genel Genel Merkez Yönetim kadrolarının da, görevlerini layıkıyla yapmayıp, liyakatsızlığı partimize kendi çıkarları doğrultusunda yayma çabalarını izler duruma geldik. Örneğin Milliyetçi Hareket Partisi’nin çok güçlü olduğu Denizli’mizde Genel Merkez tarafından atanan İl Yönetiminden bazılarının davayı sırtlanamayan, halktan kopuk siyasetle partimizi temsil edememeleri nedeniyle geldiğimiz nokta maalesef ortadadır. Yukarıda anlattığım sebeplerden dolayı da Milliyetçi Hareket Partisi üyeliğimden istifa ediyorum. İstifam mevcut duruma yönelik tepkimdir. Ancak kalbimden kimse ülkücü davayı çıkarıp atamaz. Yaşamım boyunca da davam uğrunda yol almaya devam edeceğim. Denizli Halkımıza Saygılarımı sunuyorum.

fixed-whatsapp-icon