Nihat Zeybekci’nin isminin Kültür ve Kongre Merkezi’nden silinmesinin ardından tartışmalar bitmiyor. Ne yazık ki; Kısır çekişmenin sonunda kutuplaşma egemen olacak, kısır çekişmenin galibi olmayacak. Sonuçta kaybeden Denizli olacak. Kişisel çıkarları bir kenara bırakın lütfen. Evet, bu kavganın sonunda kaybeden Denizli olacak.
Denizli son günlerde, son aylarda iki siyasetçinin kısır çekişmesini yakından takip ediyor. Biri AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekci, diğeri ise, Denizi Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu.
Zeybekci, isminin İncilipınar’daki Kültür ve Kongre Merkezi’nden ismi silinmeden önce Çavuşoğlu’nun kendisini arayarak, “Bazı arkadaşlarımızın isminizden rahatsızlığı var. İsmin silinmesi için dilekçe verseniz olmaz mı?” demiş. Zeybekci’nin iddiası bu.
Zeybekci, dilekçe teklifini kabul etmiyor. Ali Marım ile görüştüğünü söylüyor. Marım’ın kendisine, “Göreve geldin ilk olarak Hüdai Oral’ın ismini bir caddeye verdin. Onların (Ak Parti) Denizli’ye hizmet edenlere saygısı var” dediğini söylüyor. Marım ise, Zeybekci’nin kendisiyle görüşmediğini söylüyor.
O onu demiş, bu bunu demiş beni ilgilendirmiyor çok açıkçası. Popülist siyaset ve popülist rekabetin geldiği noktayı görüyoruz. Parti çıkarları uğruna yapılan popülist siyaset, inatlaşmalar sonuçta Denizli’ye büyük zararlar verecektir.
Sayın Zeybekci ile Sayın Çavuşoğlu arasındaki atışma; Toplumsal kutuplaşmaya neden olup, kamuoyunda güven erozyonuna neden olacaktır. Denizli Büyükşehir Belediyesi ile devleti yöneten kadrolar arasında çatışma olması, kurumlar arasında güven kaybına neden olup, toplumsal barışı zedeleyecektir.
Anlaşılan AK Parti ile CHP arasındaki gerilim devam edecek.
Peki, bu işin sonunda ne olacak? Bunun yanıtını herkes biliyor. Kaybeden Denizli olacak.
Siyasi aktörler topluma uzlaşma kültürünü benimsetmez ise, kendilerini de uzlaşma kültüründen uzak kalırsa, kişisel ya da parti çıkarları doğrultusunda hareket ederlerse kaybeden toplum olur.
Lütfen, Denizli ve Türkiye’nin ortak çıkarlarına odaklanın. Bu sürtüşmenin kimseye, topluma, Denizli’ye, Türkiye’ye yararı olmayacak.
Yarın, yarından sonra Büyükşehir Belediyesi’nin mega projeleri olabilir. Cumhurbaşkanı onayı gerektiren projeler gündeme gelebilir.
Sizce, bu projeler onaylanır mı? Bu koşullarda hayır.
Keşke, Denizli’yi yönetenler ile Türkiye’yi yöneten Denizlililer birlikte hareket etseydi.