Kurtuluş Savaşı ve Mustafa Kemal Atatürk hakkında hiçbir şair bu kadar inanç ve sevgiyle şiir yazmamıştır. Nazım Hikmet’in Büyük Zaferi ve Atatürk’ü anlatan Kurtuluş Savaşı Destanı’ndaki betimleme dolu dizeler bunun en önemli kanıtıdır. Bir 10 Kasım’da daha bunu hatırlatmak gerekir.
Türk şiirinin “dünyaca” ünlü şairi Nâzım Hikmet'i; aynı okul sıralarında okuyup aynı maceralara atılan, Milli Mücadele döneminde birlikte önce Anadolu'ya oradan Sovyetlere geçen “yoldaşı” Vâlâ Nureddin anlatıyor... Kitapta Vâlâ Nureddin, Nâzım'la beraber Ankara'da İsmail Fâzıl Paşa tarafından Atatürk'e takdim edilişlerini aktarıyor.
İşte "Bu Dünyadan Nâzım Geçti" kitabında Vâlâ Nureddin ve Nâzım Hikmet'in Atatürk'le olan o kısa görüşmesi: "Mustafa Kemal konuştuğu gruptan ayrılıp bize yaklaşmıştı. Salonun tam ortasında buluştuk. İsmail Fâzıl Paşa isimlerimizi söyleyerek: - Genç şairler, diye bizi takdim etti. Mustafa Kemal, elini ilk önce bana uzattı. Aklıma öpmek geldi. Sonra askeri bir edayla sıkmayı üsluba daha uygun buldum. Yine balkonda gördüğümüz kılıktaydı. Ve meşin getrleri vardı. Elinin etkisini hiç unutmayacağım. Bir kadın eli kadar nahifti. Nâzım da aynı şekilde selâmladı. Zaten ben öpseydim, elini o öpmeyecekti. Onun hesabına gaf olmasın diye hareketimi ayarlamıştım. ‘Yolculuğunuz nasıl geçti, Ankara’yı nasıl buldunuz’ gibi basmakalıp lâflara ihtiyaç duymaksızın, Mustafa Kemal, bizim için çok önemli olan konuya girdi: - Bazı genç şairler, modern olsun diye, mevzusuz şiir yazmak yoluna sapıyorlar. Size tavsiye ederim, gâyeli (amacı olan) şiirler yazınız, dedi. Daha da konuşacaktı. Ama aceleyle yanına bir iki kişi yaklaştı. Bir telgraf getirdiler. Paşa göz atınca telgrafla ilgilendi. Eliyle selamlayıp bizden uzaklaştı."
Şair Attila İlhan Vâlâ Nureddin'in kitabındaki bu bölüm hakkında şu sözleri kullanıyordu:"Gâzi’nin tavsiyesine gelince, Nâzım’ın bu tavsiyeyi yürekten benimsemediğini, kim iddia edebilir? Kimbilir, geçirdiği ‘serencam’ın asıl sebebi, ‘gayeli şiirler’ yazması olmadı mı?" (Oda TV)
KUVAYI MİLLİYE’DEN
“Dağlarda tek tek ateşler yanıyordu/ Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki/ şayak kalpaklı adam/ nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden/ güzel, rahat günlere inanıyordu/ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında/ birdenbire beş adım sağında onu gördü./ Paşalar onun arkasındaydılar./ O, saati sordu./ Paşalar: "Uc" dediler,/ Sarisin bir kurda benziyordu./ Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı./ Yürüdü uçurumun basına kadar,/ eğildi, durdu./ Bıraksalar/ İnce, uzun bacakları üstünde yaylanarak/ ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak/ Kocatepe'den Afyon ovasına atlayacaktı..”
Evet, Kurtuluş Savaşı ve Mustafa Kemal Atatürk hakkında hiçbir şair bu kadar inanç ve sevgiyle şiir yazmamıştır. Nazım Hikmet’in Büyük Zaferi ve Atatürk’ü anlatan Kurtuluş Savaşı Destanı’ndaki betimleme dolu dizeler bunun en önemli kanıtıdır. Kısacası Ata’yı ve o dönemin Türkiye’sini de en iyi anlatan şair Nazım Hikmettir.. Bir 10 Kasım’da daha bunu hatırlatmak gerekir.
.jpg)
5 YILDIZLI OTEL’DE “10 KASIM ANMASI”
Her 10 Kasım’da büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü anan Colossae Thermal Hotel bu 10 Kasım’da Ata’yı yine andı andı, beş yıldızlı otel de konaklayan turistler de töreni meraklı gözlerle izledi.
.jpg)
Ölümünün 83’inci yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Colossae Termal Hotel’in lobisinde bulunan Atatürk Köşesi’nde törenle anıldı. Otel personeli ile otelde bulunan yerli ve yabancı konuklar saatler 09.05’i gösterdiğinde saygı duruşuna geçti. Hemen ardından hep birlikte İstiklal Marşı’nı okundu. 10 Kasım Anma töreninde Colossae Termal Hotel ve Ankara Ramada Otel Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Karamanlıoğlu da hazır bulundu. Turizmci işadamı Karamanlıoğlu, “Büyük Atamızı özlüyor ve saygıyla anıyoruz. Onu ilelebet anmaya da devam edeceğiz” dedi.
.jpg)
DUYURULUR; HİNDİSTAN’IN ANKARA BÜYÜK
ELÇİSİ PAMUKKALE’YE 4’ÜNCÜ KEZ GELDİ!
Hindistan'ın Ankara Büyükelçisi Sanjay Kumar Panda ile Hindistan'ın ABD Elçiliklerinde çalışan 15 Hintli konsolosluk görevlisi Pamukkale Karahayıt’a geldi. Ve turizmci işadamı Abdurrahman Karamalıoğlu’na ait Colossae Thermal Otel’de kısa bir tatil yaptı. Böylece Hintli Büyükelçi Panda Denizli Pamukkale'ye 4. kez gelmiş oldu.
.jpg)
Denizli’nin daha doğrusu Dünyaca ünlü Pamukkale’nin gönüllü turizm elçisi Colossae Thermal Otel Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Karamanılıoğlu’nun Hindistan'ın Ankara Büyükelçisi Sanjay Kumar Panda ve Dünya’nın farklı ülkelerinin Ankara’da görev yapan bir çok Büyükelçisi diplomatik misyon sahibi isimle dostluk ilişkileri var. Karamanlıoğlu bu dostlu ve arkadaşlık ilişkilerini Pamukkale’nin tanıtımı için değerlendiren bir isim. Otelinde 9-10 Kasım tarihlerinde Büyükelçi ve elçilik görevlisi Hintli Heyeti ağırlayan Abdurrahman Karamanlıoğlu ile Hindistan'ın Ankara Büyükelçisi Sanjay Kumar Panda arasındaki samimiyet dikkate değerdi.
.jpg)
PANDEMİYE SELAM, SANATA
VE ÇİZMEYE DEVAM!
Denizlili Karikatürist Ekrem Kılıç Denizli Büyükşehir Belediyesi Turhan Bahadır Sergi Salonu’nda “Çizmeye Devam” temalı bir karikatür sergisi daha açıyor. Sergi açılışı 12 Kasım Cuma günü saat; 18.00’de düzenlenecek bir kokteyl ile gerçekleştirilecek. Ekrem Kılıç Karikatür Sergisi 12 Kasım-18 Kasım tarihleri arasında açık kalacak. Karikatür sanatına 80’li yıllarda cezaevi koşullarında başlayan Kılıç, sergisine tüm sanatseverlerin davetli olduğunu söyledi. Ekrem Kılıç’ın sergisi Korona Salgını nedeniyle bir süredir yapılamayan kültür-sanat faaliyetlerine de artık başlanıldığına da bir atıfta bulunan “Çizmeye Devam” teması ve adını taşıyor.
Türk şiirinin “dünyaca” ünlü şairi Nâzım Hikmet'i; aynı okul sıralarında okuyup aynı maceralara atılan, Milli Mücadele döneminde birlikte önce Anadolu'ya oradan Sovyetlere geçen “yoldaşı” Vâlâ Nureddin anlatıyor... Kitapta Vâlâ Nureddin, Nâzım'la beraber Ankara'da İsmail Fâzıl Paşa tarafından Atatürk'e takdim edilişlerini aktarıyor.
İşte "Bu Dünyadan Nâzım Geçti" kitabında Vâlâ Nureddin ve Nâzım Hikmet'in Atatürk'le olan o kısa görüşmesi: "Mustafa Kemal konuştuğu gruptan ayrılıp bize yaklaşmıştı. Salonun tam ortasında buluştuk. İsmail Fâzıl Paşa isimlerimizi söyleyerek: - Genç şairler, diye bizi takdim etti. Mustafa Kemal, elini ilk önce bana uzattı. Aklıma öpmek geldi. Sonra askeri bir edayla sıkmayı üsluba daha uygun buldum. Yine balkonda gördüğümüz kılıktaydı. Ve meşin getrleri vardı. Elinin etkisini hiç unutmayacağım. Bir kadın eli kadar nahifti. Nâzım da aynı şekilde selâmladı. Zaten ben öpseydim, elini o öpmeyecekti. Onun hesabına gaf olmasın diye hareketimi ayarlamıştım. ‘Yolculuğunuz nasıl geçti, Ankara’yı nasıl buldunuz’ gibi basmakalıp lâflara ihtiyaç duymaksızın, Mustafa Kemal, bizim için çok önemli olan konuya girdi: - Bazı genç şairler, modern olsun diye, mevzusuz şiir yazmak yoluna sapıyorlar. Size tavsiye ederim, gâyeli (amacı olan) şiirler yazınız, dedi. Daha da konuşacaktı. Ama aceleyle yanına bir iki kişi yaklaştı. Bir telgraf getirdiler. Paşa göz atınca telgrafla ilgilendi. Eliyle selamlayıp bizden uzaklaştı."
Şair Attila İlhan Vâlâ Nureddin'in kitabındaki bu bölüm hakkında şu sözleri kullanıyordu:"Gâzi’nin tavsiyesine gelince, Nâzım’ın bu tavsiyeyi yürekten benimsemediğini, kim iddia edebilir? Kimbilir, geçirdiği ‘serencam’ın asıl sebebi, ‘gayeli şiirler’ yazması olmadı mı?" (Oda TV)
KUVAYI MİLLİYE’DEN
“Dağlarda tek tek ateşler yanıyordu/ Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki/ şayak kalpaklı adam/ nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden/ güzel, rahat günlere inanıyordu/ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında/ birdenbire beş adım sağında onu gördü./ Paşalar onun arkasındaydılar./ O, saati sordu./ Paşalar: "Uc" dediler,/ Sarisin bir kurda benziyordu./ Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı./ Yürüdü uçurumun basına kadar,/ eğildi, durdu./ Bıraksalar/ İnce, uzun bacakları üstünde yaylanarak/ ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak/ Kocatepe'den Afyon ovasına atlayacaktı..”
Evet, Kurtuluş Savaşı ve Mustafa Kemal Atatürk hakkında hiçbir şair bu kadar inanç ve sevgiyle şiir yazmamıştır. Nazım Hikmet’in Büyük Zaferi ve Atatürk’ü anlatan Kurtuluş Savaşı Destanı’ndaki betimleme dolu dizeler bunun en önemli kanıtıdır. Kısacası Ata’yı ve o dönemin Türkiye’sini de en iyi anlatan şair Nazım Hikmettir.. Bir 10 Kasım’da daha bunu hatırlatmak gerekir.
5 YILDIZLI OTEL’DE “10 KASIM ANMASI”
Her 10 Kasım’da büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü anan Colossae Thermal Hotel bu 10 Kasım’da Ata’yı yine andı andı, beş yıldızlı otel de konaklayan turistler de töreni meraklı gözlerle izledi.
Ölümünün 83’inci yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Colossae Termal Hotel’in lobisinde bulunan Atatürk Köşesi’nde törenle anıldı. Otel personeli ile otelde bulunan yerli ve yabancı konuklar saatler 09.05’i gösterdiğinde saygı duruşuna geçti. Hemen ardından hep birlikte İstiklal Marşı’nı okundu. 10 Kasım Anma töreninde Colossae Termal Hotel ve Ankara Ramada Otel Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Karamanlıoğlu da hazır bulundu. Turizmci işadamı Karamanlıoğlu, “Büyük Atamızı özlüyor ve saygıyla anıyoruz. Onu ilelebet anmaya da devam edeceğiz” dedi.
DUYURULUR; HİNDİSTAN’IN ANKARA BÜYÜK
ELÇİSİ PAMUKKALE’YE 4’ÜNCÜ KEZ GELDİ!
Hindistan'ın Ankara Büyükelçisi Sanjay Kumar Panda ile Hindistan'ın ABD Elçiliklerinde çalışan 15 Hintli konsolosluk görevlisi Pamukkale Karahayıt’a geldi. Ve turizmci işadamı Abdurrahman Karamalıoğlu’na ait Colossae Thermal Otel’de kısa bir tatil yaptı. Böylece Hintli Büyükelçi Panda Denizli Pamukkale'ye 4. kez gelmiş oldu.
Denizli’nin daha doğrusu Dünyaca ünlü Pamukkale’nin gönüllü turizm elçisi Colossae Thermal Otel Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Karamanılıoğlu’nun Hindistan'ın Ankara Büyükelçisi Sanjay Kumar Panda ve Dünya’nın farklı ülkelerinin Ankara’da görev yapan bir çok Büyükelçisi diplomatik misyon sahibi isimle dostluk ilişkileri var. Karamanlıoğlu bu dostlu ve arkadaşlık ilişkilerini Pamukkale’nin tanıtımı için değerlendiren bir isim. Otelinde 9-10 Kasım tarihlerinde Büyükelçi ve elçilik görevlisi Hintli Heyeti ağırlayan Abdurrahman Karamanlıoğlu ile Hindistan'ın Ankara Büyükelçisi Sanjay Kumar Panda arasındaki samimiyet dikkate değerdi.
PANDEMİYE SELAM, SANATA
VE ÇİZMEYE DEVAM!
Denizlili Karikatürist Ekrem Kılıç Denizli Büyükşehir Belediyesi Turhan Bahadır Sergi Salonu’nda “Çizmeye Devam” temalı bir karikatür sergisi daha açıyor. Sergi açılışı 12 Kasım Cuma günü saat; 18.00’de düzenlenecek bir kokteyl ile gerçekleştirilecek. Ekrem Kılıç Karikatür Sergisi 12 Kasım-18 Kasım tarihleri arasında açık kalacak. Karikatür sanatına 80’li yıllarda cezaevi koşullarında başlayan Kılıç, sergisine tüm sanatseverlerin davetli olduğunu söyledi. Ekrem Kılıç’ın sergisi Korona Salgını nedeniyle bir süredir yapılamayan kültür-sanat faaliyetlerine de artık başlanıldığına da bir atıfta bulunan “Çizmeye Devam” teması ve adını taşıyor.
