**UNUTULMASIN DİYE-1
Denizli 31 Mart Yerel Seçimleri ile 25 yılın sonunda gelen bir zafer sonucu “soldan soldan esen” bir rüzgarla adeta “yeni baharlar” yaşıyor. Seçimin üzerinden 3 hafta geçti, Denizli halkı halen mutlu ve sevinçli. Kolay değil CHP Denizli’de Cumhuriyet Tarihi’nin en açık ara siyasi utkusunu kazandı. 15 İlçe Belediyesi ve Büyükşehir CHP’li oldu. Denizli’de sanki ;1970’li yılların “Karaoğlan’lı CHP’si” ile 1989-1999’un (Ali Marım döneminin) “Önce İnsan’lı CHP’si” sevinci ve dejavusu (deja vu) yaşandı.
İLLE DE SOL VE SOSYAL BELEDİYECİLİK!
CHP Büyük Kurultayı’nda (yani değişim kurultayında) CHP Parti Meclisi’ne ve seçilen ve ardından CHP MYK seçiminde örgütlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ensar Aytekin’in yardımcılığına getirilen Bülent Nuri Çavuşoğlu politik açıdan büyük ve önemli bir “yükseliş öyküsü’ne” imza attı. Daha aradan 5 ay bile geçmeden Denizli Büyükşehir Başkan Adayı oldu ve “Denizli’nin Karaoğlan’ı” olarak “yetti gari!” sloganı ile seçim çalışması başlattı. Ve önemli bir başarı öyküsüne imza atarak 31 Mart’ta “çocukken kamyon kasasında karpuz sattığı Denizli’nin” Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturdu.
SOL’DA BİR CHP’DEN “HALKÇI CHP BELEDİYECİLİĞİ’NE!”
Bildiğimiz kadarıyla “Büyük Kurultay ve Yerel Seçimler sürecinde” Sol’da bir CHP” özlemi ve eğilimlerinin arkasında duran CHP Denizli örgütleri ve tabanı ağırlıklı olarak da “sol ittifak, ya da solda ittifak ile solcu ve CHP’li Başkan Adayları” görüşüne destek verdi. 14 Mayıs milletvekili seçiminden bu yana “sağcı vekil kontenjanına” büyük tepki koyan ve “Ankara’ya Denizli’nin evlatları gitmeli” diyen, kongreler sürecinin tamamında Kılıçdaroğlu’lu genel merkeze muhalefet eden CHP Denizli örgütü ve İl Başkanı Ali Osman Horzum yönetiminin Özgür Özel’e destek kararının en önemli nedenlerinden birini de değişimcilerin “Daha Solda bir CHP” söylemi oluşturmuştu.
BELEDİYELERİN ÖNCELİĞİ “DENİZLİ’NİN KENDİ EVLATLARI” OLMALI!
Evet, CHP Denizli işte böyle bir süreçten geçti ve bugünlere geldi. 15 İlçe Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi ile Denizli’nin şimdi artık 16 CHP’li Belediyesi var. (20-21 Nisan tarihlerinde Ankara’da CHP Genel Başkanı Özgür Özel Başkanlığı’nda toplanan “İktidar Yolunda CHP Belediyeciliği Çalıştayı’nın” ana mesajları da “popülizmden uzak bir halkçı belediyecilik örneği” ilkeleri üzerinde yoğunluk kazandı) Kısacası Denizli’de CHP tabanı, üyeleri, akil isimleri, eski ve yeni CHP yöneticileri, özetle;“CHP Denizli Cenahı” buradan yola çıkarak bu kadar belediye ve yerel yönetimde 25 yıldır süregelen “sağcı kadrolaşmadan” bıkmış usanmış durumda olduklarını her fırsatta haykırıyor.
Şimdi bütün Denizli (Öncelikle CHP’li ve sol, sosyal demokrat kesimler ve taban); Bülent Nuri Çavuşoğlu, Ali Rıza Ertemur ve Şeniz Doğan ile diğer 13 CHP’li Başkana gözlerini dikmiş bekliyor. Niye mi? Şundan, “Artık Denizli’deki 16 belediyenin başında CHP’li Başkanlar var da” ondan. Çeyrek yüzyıldır bu “dışarıdan, sağ tandanslı yeni nesil belediye kadroları saltanatından” adeta gına getiren CHP tabanı artık kendi evlatlarını, çocuklarını ve değerlerini bu yerlerde, belediyelerde ve yerel yönetimlerde görmek istiyor da ondan.
DENİZLİ DE TÜRKİYE DE ARTIK; “DAHA SOLDA VE HALKÇI BİR BELEDİYEDEN” YANA!
Yukarıda da söyledik; “Kolay değil, CHP Denizli’de Cumhuriyet Tarihi’nin en açık ara siyasi utkusunu kazandı. Denizli’de 20 belediyenin 16’sına CHP Bayrağı’nı dikti. Şimdi CHP’li başkanların önünde iki yol var. Ya eski tas eski hamam; “liyakat, başarı, ahde vefa ve politik dayanışma” ilkelerini es geçip devam edecekler, ya da “yeni bir anlayışla sol’dan sol’dan” esen değişim rüzgarını “dipten gelen dalgaya” dönüştürecekler. Yine tekrarlıyoruz; “Çeyrek yüzyıldır bu “sağ tandanslı yeni nesil belediye kadrolarından” bıkan “CHP tabanı artık kendi evlatlarını, çocuklarını, kendi düşünce ve değerlerini, sosyal belediyecilik tarzını ve anlayışını” bu yerlerde yani yerel yönetimlerde görmek istiyor. Çünkü Denizli ve Türkiye 31 Mart’ta bir karar verdi. İnsanlar artık “aydın, barışçı, adaletli, dayanışmacı, saygılı, dostluk ve sevgi dolu bir sol’u” görmek istiyor. Biraz da “sol iktidarlarla” yönetilmek istiyor.
“UNUTULMASIN DİYE” BİR NOT!
Şimdi size CHP Denizli’ye 31 Mart seçim başarısını getiren ekipten söz etmek istiyoruz. Bazılarına göre Adem-i Merkeziyetçi, bize göre ise; “İnsan Merkezli” bir anlayış ve “geniş kitle içinde dar kadro çalışması” tarzıyla politika üreten bir ekipten. Ve bu ekibin Denizli çalışmasından. Söz ettiğimiz ekibin kökleri aslında çok eskilere (35-40 yıla) Adnan Keskin ve Ali Marım’lı dönemlere dayansa da Denizli’de CHP siyasetinin son 15-20 yılına damga vuran bir ekip oldu. Aynı zamanda CHP Denizli’nin hafızası ve derinliği de olan bu ekip kimlerden oluşuyordu?
DENİZLİ ZAFERİNİ BU EFSANE EKİP KAZANDI!
“Ömer Naci Yağcı, Mehmet Boyar, Bülent Nuri Çavuşoğlu, Ali Osman Horzum, Müjdat İlhan, Şeniz Doğan, Efsane Başkan Ali Marım, Bilal Duran ve daha sonraları Ahmet Çağın ve Gençlik Kolları Başkanı Tugay Odabaşıoğlu” isimleri (hepsi solcu, hatta sol’un solu’ndan) bu ekibi oluşturan aktörlerdi. Aslında aynı ekipte en başlarda dönemin baro başkanlarından Adil Demir de vardı. İşte; Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu iki kez CHP Denizli İl Başkanı, CHP PM Üyesi ve Denizli Büyükşehir Başkanı yapan ekip bu ekipti.
Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan’ı Başkan yapan ekipte bu ekipti. Ali Osman Horzum’u kent tarihinin en başarılı CHP Denizli İl Başkanı haline getiren, eski Baro Başkanları’ndan Müjdat İlhan’ı da CHP Merkezefendi İlçe Başkanı yapan ekip yine bu ekipti. (Bu ekibin şu ana kadar yapamadığı tek şey kaldı, o ise desteklediği bir ismi milletvekili yapmak…) Peki, bunu tekrar tekrar niye yazıyoruz? “Unutulmasın?” diye. Çünkü bu politik ekip Denizli Siyaseti’nin gelecek 15-20 yılına imza atacak “işlerin, organizasyonların ve düşüncenin” kaynaklığını yapan bir ekip de ondan. (Bu bölümü bu yazı dizisi boyunca köşe yazılarının sonunda her gün kullanacağım. Neden mi? “Unutulmasın, hiç unutulmasın!” diye.
DEVAMI YARIN…
**DENİZLİ BÜYÜKŞEHİR’DEN ÇARPICI BİR ÖYKÜ; “SOLCU MEMUR 15 YILDIR ‘SALON HAPSİ’NDE!”
**BÜYÜKŞEHİR KADROLARI İÇİN “SOLDAN VE LİYAKATLI” ÜÇ ADAY!
Denizli 31 Mart Yerel Seçimleri ile 25 yılın sonunda gelen bir zafer sonucu “soldan soldan esen” bir rüzgarla adeta “yeni baharlar” yaşıyor. Seçimin üzerinden 3 hafta geçti, Denizli halkı halen mutlu ve sevinçli. Kolay değil CHP Denizli’de Cumhuriyet Tarihi’nin en açık ara siyasi utkusunu kazandı. 15 İlçe Belediyesi ve Büyükşehir CHP’li oldu. Denizli’de sanki ;1970’li yılların “Karaoğlan’lı CHP’si” ile 1989-1999’un (Ali Marım döneminin) “Önce İnsan’lı CHP’si” sevinci ve dejavusu (deja vu) yaşandı.
İLLE DE SOL VE SOSYAL BELEDİYECİLİK!
CHP Büyük Kurultayı’nda (yani değişim kurultayında) CHP Parti Meclisi’ne ve seçilen ve ardından CHP MYK seçiminde örgütlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ensar Aytekin’in yardımcılığına getirilen Bülent Nuri Çavuşoğlu politik açıdan büyük ve önemli bir “yükseliş öyküsü’ne” imza attı. Daha aradan 5 ay bile geçmeden Denizli Büyükşehir Başkan Adayı oldu ve “Denizli’nin Karaoğlan’ı” olarak “yetti gari!” sloganı ile seçim çalışması başlattı. Ve önemli bir başarı öyküsüne imza atarak 31 Mart’ta “çocukken kamyon kasasında karpuz sattığı Denizli’nin” Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturdu.
SOL’DA BİR CHP’DEN “HALKÇI CHP BELEDİYECİLİĞİ’NE!”
Bildiğimiz kadarıyla “Büyük Kurultay ve Yerel Seçimler sürecinde” Sol’da bir CHP” özlemi ve eğilimlerinin arkasında duran CHP Denizli örgütleri ve tabanı ağırlıklı olarak da “sol ittifak, ya da solda ittifak ile solcu ve CHP’li Başkan Adayları” görüşüne destek verdi. 14 Mayıs milletvekili seçiminden bu yana “sağcı vekil kontenjanına” büyük tepki koyan ve “Ankara’ya Denizli’nin evlatları gitmeli” diyen, kongreler sürecinin tamamında Kılıçdaroğlu’lu genel merkeze muhalefet eden CHP Denizli örgütü ve İl Başkanı Ali Osman Horzum yönetiminin Özgür Özel’e destek kararının en önemli nedenlerinden birini de değişimcilerin “Daha Solda bir CHP” söylemi oluşturmuştu.
BELEDİYELERİN ÖNCELİĞİ “DENİZLİ’NİN KENDİ EVLATLARI” OLMALI!
Evet, CHP Denizli işte böyle bir süreçten geçti ve bugünlere geldi. 15 İlçe Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi ile Denizli’nin şimdi artık 16 CHP’li Belediyesi var. (20-21 Nisan tarihlerinde Ankara’da CHP Genel Başkanı Özgür Özel Başkanlığı’nda toplanan “İktidar Yolunda CHP Belediyeciliği Çalıştayı’nın” ana mesajları da “popülizmden uzak bir halkçı belediyecilik örneği” ilkeleri üzerinde yoğunluk kazandı) Kısacası Denizli’de CHP tabanı, üyeleri, akil isimleri, eski ve yeni CHP yöneticileri, özetle;“CHP Denizli Cenahı” buradan yola çıkarak bu kadar belediye ve yerel yönetimde 25 yıldır süregelen “sağcı kadrolaşmadan” bıkmış usanmış durumda olduklarını her fırsatta haykırıyor.
Şimdi bütün Denizli (Öncelikle CHP’li ve sol, sosyal demokrat kesimler ve taban); Bülent Nuri Çavuşoğlu, Ali Rıza Ertemur ve Şeniz Doğan ile diğer 13 CHP’li Başkana gözlerini dikmiş bekliyor. Niye mi? Şundan, “Artık Denizli’deki 16 belediyenin başında CHP’li Başkanlar var da” ondan. Çeyrek yüzyıldır bu “dışarıdan, sağ tandanslı yeni nesil belediye kadroları saltanatından” adeta gına getiren CHP tabanı artık kendi evlatlarını, çocuklarını ve değerlerini bu yerlerde, belediyelerde ve yerel yönetimlerde görmek istiyor da ondan.
DENİZLİ DE TÜRKİYE DE ARTIK; “DAHA SOLDA VE HALKÇI BİR BELEDİYEDEN” YANA!
Yukarıda da söyledik; “Kolay değil, CHP Denizli’de Cumhuriyet Tarihi’nin en açık ara siyasi utkusunu kazandı. Denizli’de 20 belediyenin 16’sına CHP Bayrağı’nı dikti. Şimdi CHP’li başkanların önünde iki yol var. Ya eski tas eski hamam; “liyakat, başarı, ahde vefa ve politik dayanışma” ilkelerini es geçip devam edecekler, ya da “yeni bir anlayışla sol’dan sol’dan” esen değişim rüzgarını “dipten gelen dalgaya” dönüştürecekler. Yine tekrarlıyoruz; “Çeyrek yüzyıldır bu “sağ tandanslı yeni nesil belediye kadrolarından” bıkan “CHP tabanı artık kendi evlatlarını, çocuklarını, kendi düşünce ve değerlerini, sosyal belediyecilik tarzını ve anlayışını” bu yerlerde yani yerel yönetimlerde görmek istiyor. Çünkü Denizli ve Türkiye 31 Mart’ta bir karar verdi. İnsanlar artık “aydın, barışçı, adaletli, dayanışmacı, saygılı, dostluk ve sevgi dolu bir sol’u” görmek istiyor. Biraz da “sol iktidarlarla” yönetilmek istiyor.
“UNUTULMASIN DİYE” BİR NOT!
Şimdi size CHP Denizli’ye 31 Mart seçim başarısını getiren ekipten söz etmek istiyoruz. Bazılarına göre Adem-i Merkeziyetçi, bize göre ise; “İnsan Merkezli” bir anlayış ve “geniş kitle içinde dar kadro çalışması” tarzıyla politika üreten bir ekipten. Ve bu ekibin Denizli çalışmasından. Söz ettiğimiz ekibin kökleri aslında çok eskilere (35-40 yıla) Adnan Keskin ve Ali Marım’lı dönemlere dayansa da Denizli’de CHP siyasetinin son 15-20 yılına damga vuran bir ekip oldu. Aynı zamanda CHP Denizli’nin hafızası ve derinliği de olan bu ekip kimlerden oluşuyordu?
DENİZLİ ZAFERİNİ BU EFSANE EKİP KAZANDI!
“Ömer Naci Yağcı, Mehmet Boyar, Bülent Nuri Çavuşoğlu, Ali Osman Horzum, Müjdat İlhan, Şeniz Doğan, Efsane Başkan Ali Marım, Bilal Duran ve daha sonraları Ahmet Çağın ve Gençlik Kolları Başkanı Tugay Odabaşıoğlu” isimleri (hepsi solcu, hatta sol’un solu’ndan) bu ekibi oluşturan aktörlerdi. Aslında aynı ekipte en başlarda dönemin baro başkanlarından Adil Demir de vardı. İşte; Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu iki kez CHP Denizli İl Başkanı, CHP PM Üyesi ve Denizli Büyükşehir Başkanı yapan ekip bu ekipti.
Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan’ı Başkan yapan ekipte bu ekipti. Ali Osman Horzum’u kent tarihinin en başarılı CHP Denizli İl Başkanı haline getiren, eski Baro Başkanları’ndan Müjdat İlhan’ı da CHP Merkezefendi İlçe Başkanı yapan ekip yine bu ekipti. (Bu ekibin şu ana kadar yapamadığı tek şey kaldı, o ise desteklediği bir ismi milletvekili yapmak…) Peki, bunu tekrar tekrar niye yazıyoruz? “Unutulmasın?” diye. Çünkü bu politik ekip Denizli Siyaseti’nin gelecek 15-20 yılına imza atacak “işlerin, organizasyonların ve düşüncenin” kaynaklığını yapan bir ekip de ondan. (Bu bölümü bu yazı dizisi boyunca köşe yazılarının sonunda her gün kullanacağım. Neden mi? “Unutulmasın, hiç unutulmasın!” diye.
DEVAMI YARIN…
**DENİZLİ BÜYÜKŞEHİR’DEN ÇARPICI BİR ÖYKÜ; “SOLCU MEMUR 15 YILDIR ‘SALON HAPSİ’NDE!”
**BÜYÜKŞEHİR KADROLARI İÇİN “SOLDAN VE LİYAKATLI” ÜÇ ADAY!