Millet Partisi Genel Başkanı Sayın Cuma Nacar, 'Terörsüz Türkiye' açılımı konusunda yayınladığı ‘Tüm Vatanseverlere Tarihi Çağrı’ başlıklı mesajında “‘Terörsüz Türkiye' açılımı, Türk Milleti'ni vatansız ve devletsiz bırakma teşebbüsüdür" dedi.
“TÜM VATANSEVERLERE TARİHİ ÇAĞRI
Aziz Milletimizin Tüm Unsurları!
Bu emperyalist saldırıya dur diyelim!
Sevr’i hortlatmak isteyenlere, Türkiye Cumhuriyeti’nin varlık belgesi Lozan Anlaşması’nı tanımayanlara hakkettiği dersi, demokratik ve meşruiyetçi yollarla hep birlikte verelim!”
çağrısı ile başlayan açıklama şöyle devam etti:
“‘TERÖRSÜZ TÜRKİYE’ SÜRECİ ŞARK MESELESİ VE BOP’TAN AYRI DÜŞÜNÜLEMEZ
AKP ve MHP'nin 'Terörsüz Türkiye' açılımı sürecinde, terör örgütü PKK, 12 Mayıs 2025’te kendisini feshettiğini açıklarken; taşeronluğunun hakkını vermiş ve emperyalistlerin ağzı ile mesaj vermiştir.
Aziz Milletimizi ya geldikleri Orta Asya bozkırlarını sürmek ya da Anadolu’da imha etmek planı olan Şark Meselesi Mondros ve Sevr ile gerçekleştirilmeye çalışılmıştı. Türk Milleti Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde, Sevr’i çöplüğe atarak Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuş ve işgalci emperyalist güçlerin ‘Şark Meselesi’ planını boşa çıkarmıştı.
Günümüzde Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ile de Kuzey Afrika’dan Çin Seddi’ne kadar olan devletlerin bölünüp, parçalanarak haritaların yeniden çizilmesi hedeflenmiştir.”
Nacar, açıklamasında “PKK’nın fesih açıklaması bir aldatmacadır” diyerek asıl hedefin Büyük Kürdistan’ı kurmak olduğunu şöyle vurguladı:
“PKK’NIN FESHİ ALDATMACADIR YOLA KCK İLE DEVAM EDECEKTİR
PKK’nın kendini feshetmesi bir aldatmacadır. PKK emperyalizmin piyonudur ve görevini çatı örgütü Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) ve PYD ile devam ettirecektir. Hedef kukla bir Suriye Kürdistanı ve sonrasında sözde Büyük Kürdistan’dır. Nitekim Suriye Savunma Bakanı, devlet televizyonunda: “Silah bırakma süresi SDG'yi kapsamıyor, Kuzeydoğu Suriye'yle ayrı bir anlaşma var” demek suretiyle baklayı ağzından çıkarmış ve büyük tehlikeyi farkında olmadan ifade etmiştir.”
Genel Başkan Nacar, PKK’nın Lozan anlaşması ve 1924 anayasası hakkındaki tarihi gerçeklere ters açıklamaları ile Kürtlerin asimilasyona ve soykırıma maruz bırakıldığı yalanlarını reddederek Türk Milleti’ni şu sözlerle göreve çağırdı:
“BÜYÜK TÜRK MİLLETİ’NE ÇAĞRIMIZ
Aziz Milletimizin Tüm Unsurları!
İktidar ve destekçilerinin, zafer havası içinde sunduğu, ‘Terörsüz Türkiye’ söylemi iktidarın devamı için alan açma çabası uğruna hayati ve uzun süreli menfaatlerimizin kurban edilmesidir.
Birliğimiz, dirliğimiz, vatanımız ve geleceğimiz tehlikededir. Sözde ‘Terörsüz Türkiye’ ile Türk Milleti vatansız ve devletsiz bırakılmak istenmektedir.
Bir iktidar, teröristi teslim alır ve adalete teslim eder! İktidar ve ortaklarının 50 binden fazla canımızın katili emperyalizmin piyonu bir terör örgütü ile pazarlık yapması kabul edilemez.
PKK’nın kendisini feshettiğini duyurması bir aldatmacadır. Fesih açıklaması, tarihi ve sosyal gerçeklerden kopuk, çarpıtmalarla dolu iddialardır.
PKK’nın kuruluş gerekçesi olarak ifade ettiği, Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasası sonucu olarak Kürtlerin inkâr edildiği, yok sayıldığı, imha edilmeye çalışıldığı, asimilasyona ve soykırıma maruz bırakıldığı iddiaları da PKK’nın bunlara tepki olarak ve özgürlük iradesi olarak ortaya çıktığı iddiaları da tümüyle yalandır.
Milletimizi ve devletimizi haksız iddialarla suçlayan bu açıklamayı, tarihi ve sosyolojik gerçekler ışığında reddediyoruz.
Kürt kardeşlerimiz dahil hiçbir millet unsuru hiçbir zaman inkâr edilmemiş ve yok sayılmamıştır. Hangi etnik kökenden, boydan, aşiretten olursa olsun; bu milletin fertlerinin tamamı ortak yaşama iradesine sahip kardeştir, bir ve bütün bir millettir.”
Nacar, açıklamasında iktidarı ve muhalefeti uyardı, ‘bütün vatan, millet, bayrak, devlet sevdalılarını bir ve beraber olmaya, ortak hareket etmeye’ çağırdı ve ‘Lozan’ı tanımayanlara demokratik yollardan ders verelim’ diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“LOZAN’I TANIMAYANLARA DEMOKRATİK YOLLARDAN DERS VERELİM''
Hiç kimsenin karanlık vatan bölme faaliyetlerine TBMM’ni alet etmeye hakkı yoktur. Öncelikle müzakere edilen ve anlaşılan tüm hususlar şeffaflıkla millete açıklanmalıdır.
Aziz şehitlerimizin anısına ve haklarına ihanete, şehit ve gazi ailelerinin canlarını yakmaya hiç kimsenin hakkı yoktur.
AKP iktidarını ve ortaklarını ikaz ediyoruz: Türk Milleti’nin varlık ve bekâ davasından taviz veremezsiniz!
Ana muhalefeti, bütün partileri, sivil toplum kuruluşlarını, gerçek demokratları, vatanseverleri, aydınları, barışseverleri sahte ‘Terörsüz Türkiye’ sürecine karşı uyanık olmaya ve Türk Milleti’nin birlikte var olmak inancına ve iradesine sahip çıkmaya çağırıyoruz.
Demokratik ve meşruiyet çizgisinde hukuki, ekonomik, siyasal, sosyal, kültürel ve ahlaki alanda yeniden bir Millî Mücadele şarttır.
Gün hangi görüşten, dinden, etnik kökenden veya mezhepten olursa olsun; bütün vatan, millet, bayrak, devlet sevdalılarının bir ve beraber olma, ortak hareket etme günüdür.” diye konuştu.
Aziz Milletimizin Tüm Unsurları!
Bu emperyalist saldırıya dur diyelim!
Sevr’i hortlatmak isteyenlere, Türkiye Cumhuriyeti’nin varlık belgesi Lozan Anlaşması’nı tanımayanlara hakkettiği dersi, demokratik ve meşruiyetçi yollarla hep birlikte verelim!”
çağrısı ile başlayan açıklama şöyle devam etti:
“‘TERÖRSÜZ TÜRKİYE’ SÜRECİ ŞARK MESELESİ VE BOP’TAN AYRI DÜŞÜNÜLEMEZ
AKP ve MHP'nin 'Terörsüz Türkiye' açılımı sürecinde, terör örgütü PKK, 12 Mayıs 2025’te kendisini feshettiğini açıklarken; taşeronluğunun hakkını vermiş ve emperyalistlerin ağzı ile mesaj vermiştir.
Aziz Milletimizi ya geldikleri Orta Asya bozkırlarını sürmek ya da Anadolu’da imha etmek planı olan Şark Meselesi Mondros ve Sevr ile gerçekleştirilmeye çalışılmıştı. Türk Milleti Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde, Sevr’i çöplüğe atarak Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuş ve işgalci emperyalist güçlerin ‘Şark Meselesi’ planını boşa çıkarmıştı.
Günümüzde Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ile de Kuzey Afrika’dan Çin Seddi’ne kadar olan devletlerin bölünüp, parçalanarak haritaların yeniden çizilmesi hedeflenmiştir.”
Nacar, açıklamasında “PKK’nın fesih açıklaması bir aldatmacadır” diyerek asıl hedefin Büyük Kürdistan’ı kurmak olduğunu şöyle vurguladı:
“PKK’NIN FESHİ ALDATMACADIR YOLA KCK İLE DEVAM EDECEKTİR
PKK’nın kendini feshetmesi bir aldatmacadır. PKK emperyalizmin piyonudur ve görevini çatı örgütü Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) ve PYD ile devam ettirecektir. Hedef kukla bir Suriye Kürdistanı ve sonrasında sözde Büyük Kürdistan’dır. Nitekim Suriye Savunma Bakanı, devlet televizyonunda: “Silah bırakma süresi SDG'yi kapsamıyor, Kuzeydoğu Suriye'yle ayrı bir anlaşma var” demek suretiyle baklayı ağzından çıkarmış ve büyük tehlikeyi farkında olmadan ifade etmiştir.”
Genel Başkan Nacar, PKK’nın Lozan anlaşması ve 1924 anayasası hakkındaki tarihi gerçeklere ters açıklamaları ile Kürtlerin asimilasyona ve soykırıma maruz bırakıldığı yalanlarını reddederek Türk Milleti’ni şu sözlerle göreve çağırdı:
“BÜYÜK TÜRK MİLLETİ’NE ÇAĞRIMIZ
Aziz Milletimizin Tüm Unsurları!
İktidar ve destekçilerinin, zafer havası içinde sunduğu, ‘Terörsüz Türkiye’ söylemi iktidarın devamı için alan açma çabası uğruna hayati ve uzun süreli menfaatlerimizin kurban edilmesidir.
Birliğimiz, dirliğimiz, vatanımız ve geleceğimiz tehlikededir. Sözde ‘Terörsüz Türkiye’ ile Türk Milleti vatansız ve devletsiz bırakılmak istenmektedir.
Bir iktidar, teröristi teslim alır ve adalete teslim eder! İktidar ve ortaklarının 50 binden fazla canımızın katili emperyalizmin piyonu bir terör örgütü ile pazarlık yapması kabul edilemez.
PKK’nın kendisini feshettiğini duyurması bir aldatmacadır. Fesih açıklaması, tarihi ve sosyal gerçeklerden kopuk, çarpıtmalarla dolu iddialardır.
PKK’nın kuruluş gerekçesi olarak ifade ettiği, Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasası sonucu olarak Kürtlerin inkâr edildiği, yok sayıldığı, imha edilmeye çalışıldığı, asimilasyona ve soykırıma maruz bırakıldığı iddiaları da PKK’nın bunlara tepki olarak ve özgürlük iradesi olarak ortaya çıktığı iddiaları da tümüyle yalandır.
Milletimizi ve devletimizi haksız iddialarla suçlayan bu açıklamayı, tarihi ve sosyolojik gerçekler ışığında reddediyoruz.
Kürt kardeşlerimiz dahil hiçbir millet unsuru hiçbir zaman inkâr edilmemiş ve yok sayılmamıştır. Hangi etnik kökenden, boydan, aşiretten olursa olsun; bu milletin fertlerinin tamamı ortak yaşama iradesine sahip kardeştir, bir ve bütün bir millettir.”
Nacar, açıklamasında iktidarı ve muhalefeti uyardı, ‘bütün vatan, millet, bayrak, devlet sevdalılarını bir ve beraber olmaya, ortak hareket etmeye’ çağırdı ve ‘Lozan’ı tanımayanlara demokratik yollardan ders verelim’ diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“LOZAN’I TANIMAYANLARA DEMOKRATİK YOLLARDAN DERS VERELİM''
Hiç kimsenin karanlık vatan bölme faaliyetlerine TBMM’ni alet etmeye hakkı yoktur. Öncelikle müzakere edilen ve anlaşılan tüm hususlar şeffaflıkla millete açıklanmalıdır.
Aziz şehitlerimizin anısına ve haklarına ihanete, şehit ve gazi ailelerinin canlarını yakmaya hiç kimsenin hakkı yoktur.
AKP iktidarını ve ortaklarını ikaz ediyoruz: Türk Milleti’nin varlık ve bekâ davasından taviz veremezsiniz!
Ana muhalefeti, bütün partileri, sivil toplum kuruluşlarını, gerçek demokratları, vatanseverleri, aydınları, barışseverleri sahte ‘Terörsüz Türkiye’ sürecine karşı uyanık olmaya ve Türk Milleti’nin birlikte var olmak inancına ve iradesine sahip çıkmaya çağırıyoruz.
Demokratik ve meşruiyet çizgisinde hukuki, ekonomik, siyasal, sosyal, kültürel ve ahlaki alanda yeniden bir Millî Mücadele şarttır.
Gün hangi görüşten, dinden, etnik kökenden veya mezhepten olursa olsun; bütün vatan, millet, bayrak, devlet sevdalılarının bir ve beraber olma, ortak hareket etme günüdür.” diye konuştu.
0 Yorum