Mustafa KAYA

Mustafa KAYA

604 Yazı

(EKOPOLİTİK) ‘CHP’NİN KEMAL EFESİ’NİN ELİ  “ŞALVARLI EFELERLE” GÜÇLÜ!

**POLİTİKANIN “ŞALVARLI EFELERİ” BÜYÜKŞEHİR’E GÖZ KIRPIYOR!



Biri CHP’nin Denizlili Kadın Genel Başkan Yardımcısı, diğeri ise Denizli’ye 20 yıl aradan sonra gelen bir ilk olan CHP’li Kadın Belediye Başkanı. Biri Denizli Güzelköy’lü, diğeri Denizli Bekilli’li. İkisi de kadın. İkisi de avukat ve hukukçu. İkisi de CHP’de politika yapan aktif iki siyasi aktör.



İkisi de; “Kadınlar katılmaksızın politika olmaz” sözüne inanmış ve halka adanmış devrimci iki cesur yürek. “Onlar, ayağına şalvar çekip pamuk tarlası ve üzüm bağına giren, siyasetteki yerleri değme erkek politikacılardan önce gelen” Denizli’nin kadın kahramanları. Onlar; kimler mi? CHP’nin Denizli’deki önde gelen iki ismi. CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca ve Denizli’nin 315 bin nüfuslu büyük ilçesi, daha doğrusu Merkezefendi Kenti’nin Belediye Başkanı Şeniz Doğan. Ve Onlar Denizli Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için; 2024 yerel seçimlerinde CHP’nin aday olması muhtemel en önde ve iddialı iki ismi. (Her ne kadar eski CHP’li, yeni Memleket Partili meclis ve encümen üyesi Murat Çımık “genel seçimlerin sonucu 2024 yerel seçimlerinin yönünü ve isimlerini belirleyecektir” diye itiraz etse de…)



KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN ELİ
“ŞALVARLI EFELERLE” GÜÇLÜ!
Politikada hiçbir şey unutulmaz. Arşiv fotoğrafları ise politikacıların adeta siyaset dünyasında bıraktıkları “karbon ayak izleri” gibidir. Hem ağlatır, hem güldürür. Hem batırır, hem yüceltir. İşte CHP Genel Başkan Yardımcısı Karaca ile Merkezefendi Belediye Başkanı Doğan’ın bu “şalvarlı” fotoğrafları onlara öyle oturuyor ki, politikanın bu iki kadın temsilcisine doğal (spontan) bir şekilde “efe” ünvanını da giydiriveriyor. Kısacası onların ikisi de politikanın “şalvarlı efeleri.”



EFELERİN İÇİNDEN ŞALVARLI EFE’Yİ  SEÇTİN Mİ?
Gülizar biçer Karaca ayağına şalvarı çekmiş (Güzelköy’de öğrencilik yıllarında yaptığı gibi) Sarayköy Ovası’nda pamuk tarlasında üretici ile birlikte pamuk topluyor. Şeniz Doğan ise memleketi Bekilli’de bir bağ bozumunda şalvarı ve naylon ayakkabısı ile bağda üzüm kesiyor. Üzüm küfesi taşıyor. Politikanın bu iki kadın efesine şalvar da ne güzel yakışıyor. Biz de iktidar mücadelesinde “körüklü çizmelerini çeken, başına kasket takan ve omzuna efe atkısını atan” CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na “Yörük Ali Efe için” yazılıp söylenmiş ünlü Türkünün uyarlamasını gönderiyoruz. “Şu Denizli’den geçtin mi? Soğuk sular içtin mi? Kadın efelerin içinden Şalvarlı Efe’yi  seçtin mi? Heygidinin Efesi, CHP’nin Kemal Efesi. Efelerin Efesi..”



DOĞAN YUFKA AÇTI, BÖREK YAPTI
CHP’li Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan Denizli Yörükler Derneği Kadın Kolları’nın geçtiğimiz hafta Şemikler Doğal Parkı’nda düzenlediği “otlu börek yarışmasına” katıldı. Oklavayı eline aldı, başörtüsünü taktı. Yufka açtı. Demir saçta börek yaptı. Doğan etkinliğe katılan kadınlar tarafından ilgiyle karşılandı.



DENİZLİ CHP’NİN AĞIR TOPLARI
BEKİR KAR’I YALNIZ BIRAKMADI
Denizli’nin eski ancak etkili İl Milli Eğitim Müdürleri’nden eğitimci politikacı Bekir Kar geçtiğimiz hafta sonu oğlunu evlendirdi. Gelini Zehra ve oğlu Onur Kar’ın düğün töreninde Denizli CHP’nin önde gelen isimleri ve belediye başkanları Bekir Hoca’yı yalnız bırakmadı. Düğünde aynı yuvarlak masada bir araya gelen; CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, CHP İl Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Merkezefendi İlçe Başkanı Ali Osman Horzum, Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, Honaz Belediye Başkanı Yüksel Kepenek, Bozkurt Belediye Başkanı Birsen Çelik ve Serinhisar Belediye Başkanı Hüseyin Gemi mutlu çifti ve aileleri yalnız bırakmadı.



KENDİR’DEN YAĞLI BOYA
KAZIM KOYUNCU PORTRESİ
Bir 25 Haziran da yine yüreğimiz yandı. Aklımıza yine”Karadeniz’in asi çocuğu, Karadeniz Müziği’nin hüzünlü sesi, şair ceketli çocuğu” müzisyen, söz yazarı, derlemeci, oyuncu ve devrimci, aktivist sanatçısı Kazım Koyuncu düştü. “İşte gidiyorum, birşey demeden./ Arkamı dönmeden, şikayet etmeden./ Hiçbir şey almadan, birşey vermeden Yol ayrılmış, görmeden, gidiyorum../ Ne küslük var ne, pişmanlık kalbimde./ Yürüyorum sanki, senin yanında. / Sesin uzaklaşır, her bir adımda Ayak izim, kalmadan, gidiyorum./ Gerdiğin tel, kalbimde kırılmadı./ Gönülkuşu, şarkıdan yorulmadı./ Bana kimse sen, gibi sarılmadı./ Işığımız, sönmeden, gidiyorum..”  Her Haziran’ın 25’inde en verimli döneminde “faşist kanserin” aramızdan alıp gittiği Kazım Koyuncu’nun bu “ayrılık şarkısı” dökülür dudaklarımızdan. O; “Şarkılarla geçti aramızdan. Yalnızlar gibi susup uzun uzun.. Ve yaralı birer kuş gibi bırakıp gitti bizleri” demeden edemeyiz, hep arkasından.



Evet, çiçeği burnunda ressam arkadaşımız İlhan Kendir ölümünün 17. yılında resmettiği bir Kazım Koyuncu yağlı boya portresini paylaştı sosyal medya hesabından. İşte bu resim bizler için 25 Haziran’ın, Kazım Koyuncu anmasının en önemli ve en güzel hediyesi oldu. Eline, yüreğine ve fırçana sağlık İlhan Kendir.
fixed-whatsapp-icon