Mustafa KAYA

Mustafa KAYA

482 Yazı

(EKOPOLİTİK) BİR OĞLU OLDU, ADINI DENİZ KOYDU!

Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun babası Mehmet Çavuşoğlu onun adını Kıbrıs Fatih'i Karaoğlan yani CHP’nin efsane liderlerinden Bülent Ecevit’e olan sevgisinden dolayı “Bülent”  koyarken, Başkan Çavuşoğlu da 6 Mayıs 2008’de doğan ilk çocuğuna (büyük oğlu) üç fidan anısına “Deniz” adını verdi.



“En uzun koşuysa elbet Türkiye’de de Devrim,/ O, onun en güzel yüz metresini koştu/  En sekmez lüverin namlusundan fırlayarak.../ En hızlısıydı hepimizin,/ En önce göğüsledi ipi.../ Acıyorsam sana anam avradım olsun,/ Ama aşk olsun sana çocuk, aşk olsun!” (Can Yücel; Bizim Deniz)



BİZİM DENİZ 52 YIL SONRA HALEN 25 YAŞINDA!
Bugün günlerden 6 Mayıs… Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın yani; “Bağımsız Türkiye için” en uzun koşunun en güzel yüz metresini koşan Üç Fidan’ın idam edildikleri o Hıdırellez gününün (6 Mayıs 1972) üzerinden tam 52 yıl geçti. Can Yücel’in More Nostrum (Bizim Deniz) şiirinde en yalın haliyle anlattığı Deniz Gezmiş’in başlattığı bu koşu halen bu ülke topraklarında en canlı ve yakıcı haliyle sıcaklığını koruyor. Üç Fidan’ı ve Deniz Gezmişi en iyi anlatan şair nasıl ki Can Yücel ise, yine “Deniz” adını yüreklere ve nesillere kazıyan bir şarkı ya da ağıt da; söz, beste ve müziği Hüseyin Karakuş’a ait olan “Adı Deniz Olmalı!” müzik albümüdür. Bu şarkı; Adı Deniz Olmalı, diye başlar. Ve yürekleri acı ile, sızı ile işler.



DENİZ DEDİM ADINA, ADI DENİZ OLMALI
“Adı Deniz Olmalı; bir çocuğumuz olursa/ adı deniz olmalı,/ ister kız ister erkek/ farketmez hiç biri/ fakat bakışları fark etmeli/ güneş gibi olmalı/ aydınlatmalı her tarafı/ her bir yandan bir bir/ bir çocuğumuz olursa/ adı deniz olmalı/ deniz kadar engin, deniz kadar coşkun/ deniz kadar sıcak, deniz kadar güzel/ bir çocuğumuz olmalı/ adı deniz olmalı/ deniz dedim adına, adı deniz olmalı...” (Hüseyin Karakuş)



Şimdi de “Adı Deniz Olmalı” parçasını dinledikten sonra yeni bir yazı ile kağıda döken yazar; Erdal Kişioğlu’ndan şiirin bugüne uyarlanmış yorumunu dinleyelim; “Bir çocuğumuz olursa adı Deniz olmalı!/ Kavgası kundaktaki çocuk, bastonlu Ahmet Amca için;/ Köylü Hasan, madenci Orhan, şoför Burhan için olmalı…/ Haksızlığa karşı haykırmalı, boğuşmalı…/Elinde orağı, çekici; başında kızıl yıldızlı beresi olmalı…/ Ve özgürlüğün adını dağa taşa yazmalı!”



BABALARDAN OĞULLARA; ECEVİT’TEN DENİZ’LERE!
CHP Denizli Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Bülent Nuri Çavuşoğlu adını “Kıbrıs Fatihi, 16. dönem Başbakanı ve CHP'nin Efsane Genel Başkanı (3. Genel Başkan) Bülent Ecevit'ten aldı. 1 Ağustos 1974’te 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’ndan 10-11 gün sonra doğan Çavuşoğlu’na annesi Kerime ve babası Mehmet Çavuşoğlu Ecevit’in ön adı Bülent ismini verdi. (Baba Mehmet Çavuşoğlu Ecevit’i çok severdi ve oğlunun adının Bülent olmasını istemişti) Bülent Nuri Çavuşoğlu Nilgün Çavuşoğlu ile evlendi. Nilgün-Bülent Çavuşoğlu çiftinin Deniz Çağan ve Mehmet Boran adında iki erkek çocukları oldu. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun babası Mehmet Çavuşoğlu onun adını Kıbrıs Fatih'i Karaoğlan yani CHP’nin efsane liderlerinden Bülent Ecevit’e olan sevgisinden dolayı Bülent koyarken, Başkan Çavuşoğlu da 6 Mayıs 2008’de doğan ilk çocuğuna (büyük oğlu) üç fidan anısına “Deniz” adını verdi. Deniz Çağan Çavuşoğlu…



BAŞKAN ÇAVUŞOĞLU’NUN “BİR OĞLU OLDU, ADINI DENİZ KOYDU!”
Evet,  6 Mayıs’lar uzun süredir Başkan Çavuşoğlu için iki nedenden dolayı çok önemli. “Denizler’in bitmeyen bağımsız Türkiye Yolculuğu ve oğlu Deniz Çağan da dahil binlerce Deniz’in var olmaya devam edeceği gerçeği.” İşte, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun 5 yıl önce (5 Mayıs 2019’da) oğlu Deniz ile birlikte fotoğrafı ile yaptığı bir paylaşım; “6 Mayıs oğlum Deniz Çağan’ın doğum günü. 6 Mayıs 1972’de Denizleri idam edenler sanmışlardı ki bu iş bitecek. Ama göremedikleri bir şey vardı, o da bugün binlerce Deniz’in var olduğu ve var olmaya devam edeceği gerçeğiydi. Oğluma nice yıllar. Deniz, Yusuf, Hüseyin’e de binlerce selam…”



KÜLTÜR SANAT ADINA, ALKIŞLAR ÇAVUŞOĞLU’NA!
Öte Yandan Denizli Büyükşehir Belediyesi Kültür Dairesi Başkanlığı’na ünlü Karikatür Sanatçısı  Mehmet Selçuk atanması olumlu tepkiler aldı. Çok yönlü sanatçı kişiliği ile tanınan ve her Cumartesi Cumhuriyet Gazetesi’nde karikatürleri yayınlanan Mehmet Selçuk “siyasi ve sosyal sorunlara” parmak basan eserleri ile tanınan bir isim. Denizli, Muğla ve İzmir’de çok sayıda belediye ve yerel yönetimle birlikte karikatür sergisi ve yarışma etkinlikleri düzenleyen, Denizli Sanatsevenler Derneği Başkanlığı da yapan Selçuk’u bu göreve getiren Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu da takdir ve övgüyle karşılandı.  
Özellikle Deniz Gezmiş ve Arkadaşları ile ilgili yaptığı “karikatür, resim, grafik ve sanatsal faaliyetlerle” de tanınan Mehmet Selçuk’un yazımızın konusu gereği bu eserlerine de bir göz atalım istedik. Selçuk 6 Mayıs’la ilgili sosyal medya hesabında; “Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın anısına saygıyla. Aşk olsun size çocuklar, aşk olsun!” paylaşımında bulundu.



DENİZ’LERİN İDAMINA GİDEN SÜREÇTE NELER OLDU?
Deniz Gezmiş’lerin idam günü 6 Mayıs’a giden o kahreden unutulmaz süreci kısaca anlatacak olursak; “16 Mart 1971'de Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan, 23 Mart'ta Hüseyin İnan yakalanmıştı. Bunun üzerine o dönemin devrimci örgütleri, THKP-C ve THKO, arkadaşlarının serbest bırakılması için bir dizi adam kaçırma eylemlerine girişti. 17 Mayıs 1971 günü Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi militanları Mahir Çayan, Ulaş Bardakçı ve Hüseyin Cevahir, İsrail Başkonsolosu Efraim Elrom'u kaçırdılar. Arkadaşlarının salıverilmesi için ‘24 saat süre verdiler.’



İSRAİL’E KARŞI İLK EYLEM 53 YIL ÖNCE ÇAYAN VE ARKADAŞLARINDAN!
Talepleri karşılanmayınca 22 Mayıs 1971 günü başkonsolosu şakağından üç kurşunla vurarak öldürdüler. Türkiye’deki bu rehin olayı ikinci dünya savaşının en büyük mağduru Yahudiler’in Filistin’de kurduğu korsan İsrail devletine karşı dünya'da gerçekleştirilen en ciddi (ilk) eylemlerden biri oldu.



“71 SICAĞI; NURHAK” VE UNUTULMAZ 6 MAYIS 1972!
Bir kaçırma girişimi de; 31 Mayıs 1971 günü THKO militanlarının, cezaevindeki Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının serbest bırakılmasını sağlamak için Malatya Kürecik'te (Nurhak’larda) bulunan ABD Radar Üssü'nü basmaya giderken güvenlik güçleriyle çatışmaya girmeleri olayıdır. THKO militanları Malatya Kürecik'te bulunan ABD Radar Üssü'ne doğru yol alırken pusuya yakalandılar. Sinan Cemgil, Alpaslan Özdoğan ve Kadir Manga, askerler tarafından öldürüldü. Mustafa Yalçıner ağır yaralandı, Hacı Tonak silahsız olduğu için çatışamadan ele geçirildi.



BULDANLI ŞİRİN CEMGİL (YAZICIOĞLU)
Metin Güngörmüş ile Ahmet Erdoğan ise çatışma alanından kaçmayı başardı. İşte bu olayda adı geçenlerden biri de; Denizli Buldan’ın tanınmış ailelerinden Yazıcıoğlu Ailesi’nin Hukuk Öğrencisi kızı Şirin Yazıcıoğlu (Cemgil) ile öğrenciyken evlenen ODTÜ Öğrencisi öğrenci gençlik lideri Devrimci Sinan Cemgil'dir.  (Bugün Restore edilip koruma altına alınan tarihi Buldan Konakları’ndan olan Yazıcıoğlu Konağı’na 70’li yılların başında Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının da Şirin Yazıcıoğlu Cemgil’le birlikte dönem dönem geldikleri ve kaldıkları şehir efsanesi de mevcuttur)  



ÇİVRİL’Lİ HÜDAİ ARIKAN DA DENİZ, YUSUF, İNAN İÇİN CAN VERDİ!
Yaklaşık 1 yıl sonra 10 kişilik Mahir Çayan ve Arkadaşları Grubu 26 Mart 1972 günü Ünye Radar Üssünde çalışan birisi Kanadalı (John Law), ikisi İngiliz (Gordon Banner ve Charles Turner) olan üç teknisyeni kaçırdı. Yine pazarlık Deniz, Yusuf, İnan’ın serbest bırakılması ile ilgili bir pazarlıktı. 30 Mart 1972’de Kızıldere’de bir köy evinde muhtarın ihbarı ile sarılan (11 kişilik THKPC’li militan) Mahir Çayan ve arkadaşları bomba ve kurşunlarla katledildi. İçlerinden sadece Ertuğrul Kürkçü yaralı olarak kurtuldu. Ölen 10 devrimciden biri de Denizli Çivril’li Hüdai Arıkan’dı. Arıkan harp okulu mezunu bir teğmendi.
fixed-whatsapp-icon