Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi (İTBF) tarafından yürütülen 10 kazıya 3 yeni kazı daha eklendi. İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr. Ali Ozan Çatalhöyük (Konya) kazı başkanlığına, Dr. Öğretim Üyesi Barış Yener ise Kolossai (Denizli-Honaz) kazı başkanlığına Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile 12 aylık kazı statüsü ile atandı.
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinin yürüttüğü; Laodikeia (Prof. Dr. Celal Şimşek-Denizli), Tripolis (Prof. Dr. Bahadır Duman-Denizli), Stratonikeia-Lagina (Prof. Dr. Bilal Söğüt-Muğla), Sillyon (Doç. Dr. Murat Taşkıran-Antalya), Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyelerinin yürüttüğü; Tabae (Prof. Dr. Mustafa Beyazıt-Denizli-Kale) ve Olimpos (Doç. Dr. Gökçen Öztaşkın-Antalya) kazı çalışmalarına ek olarak Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinin; Hierapolis (Prof. Dr. Celal Şimşek-Denizli), Afrodisyas (Prof. Dr. Bahadır Duman-Aydın) ve Labranda (Prof. Dr. Bilal Söğüt-Muğla) kazı koordinatörlüğü yapmaktaydı. Attouda Anti Kenti’nin de Denizli Müzesi Başkanlığında (Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı- Denizli-Babadağ) kazı çalışmaları bulunuyordu.
Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile atanan yeni kazı çalışmaları ile hâlihazırda PAÜ’nün yürüttüğü 10 kazı çalışmasına üç kazı çalışması daha eklendi. Kültür Varlıkları Koruma ve Onarım Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Çağrı Murat Tarhan, Denizli Müze Müdürlüğü Başkanlığında Yassıhöyük (Denizli-Acıpayam) kazısını, Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr. Ali Ozan Çatalhöyük (Konya) kazısını, Dr. Öğretim Üyesi Barış Yener ise Kolossai (Denizli-Honaz) kazısını yürütecek. Böylece Pamukkale Üniversitesi’nin Arkeoloji, Sanat Tarihi ve Kültür varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümleri tarafından yürütülen kazı sayısı 13’e yükselmiş oldu.
Çatalhöyük Kazısı (Konya)
Türkiye'nin Konya ili, Çumra ilçesinde bulunan ve yaklaşık 9 bin 400 yıl önce Neolitik Çağ'da yerleşime açılan önemli bir arkeolojik alan olan Çatalhöyük, 2012 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne dahil edildi. Bu karar, Çatalhöyük'ün insanlık tarihindeki ilk şehirleşme süreçlerine, yerleşik tarım toplumlarının gelişimine ve sanatın toplumsal yaşamdaki yerine dair sunduğu eşsiz bilgilere dayanıyor. Ayrıca Çatalhöyük, Anadolu'daki Neolitik yaşam biçiminin Avrupa'ya yayılmasında da stratejik bir köprü konumunda bulunuyor.
Çatalhöyük, büyük boyutu (yaklaşık 8 bin kişilik nüfus), uzun süreli yerleşimi (2 bin yılı aşan bir zaman dilimi), yoğun sanat eserleri (duvar resimleri, kabartmalar ve heykeller) ve mükemmel korunmuş durumu ile dikkat çekiyor. Alanın mimarisi, evlerin bitişik düzenle inşa edildiği ve sokakların olmadığı eşsiz bir yerleşim tarzı gösteriyor. Bu evlerin içinde gerçekleşen ritüeller, duvar resimleri ve çeşitli semboller, Neolitik dönemin sosyal ve dini yaşamına ışık tutuyor.
Çatalhöyük’teki ilk kazıların geçmişi 1950’li yıllara dayanıyor. Bu alanın keşfi ilk olarak 1950'lerde gerçekleşmiş, sistemli kazılar ise 1961-1965 yılları arasında İngiliz arkeolog James Mellaart tarafından yürütüldü. Kazılar, 1993 yılından itibaren Ian Hodder tarafından yeniden başlatılarak, Çatalhöyük Araştırma Projesi adı altında devam ettirildi. Çatalhöyük’teki arkeolojik kazı ve araştırmalar, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın onayı T.C. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile 2025 yılından itibaren Pamukkale Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ali Ozan başkanlığına verildi. Çatalhöyük’teki arkeolojik kazı ve araştırmalar yerli ve yabancı bilim insanlarının katılımıyla yürütülecek.
Kolossai Kazısı (Honaz)
Pamukkale Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Barış yener tarafından 2021–2023 yılları arasında Kolossai Antik Kenti ve yakın çevresinde gerçekleştirilen yüzey araştırmaları, kentin uzun bir zaman dilimine yayılan yerleşim tarihini ve önemli arkeolojik potansiyelini ortaya koydu. Günümüzde Denizli’nin Honaz ilçesi sınırları içinde bulunan Kolossai, Lykos (Çürüksu) Vadisi’nde bilinen en erken kent olup, Kalkolitik Çağlardan günümüze kadar uzanan uzun bir yerleşim geçmişine sahip. Özellikle Demir Çağlarına ait buluntular, bölgenin Roma öncesi dönemlerini aydınlatma bakımından son derece önemli olan Kolossai, bölgede kazıları halen devam eden Laodikeia, Hierapolis ve Tripolis gibi büyük Roma kentlerinin sunduğundan farklı ve tamamlayıcı bir arkeolojik perspektif sunuyor. Sahada elde edilen bilimsel veriler ve oluşturulan akademik altyapı, yerel paydaşların desteğiyle birleşerek hazırlanan Kolossai Kazısı projesinin 2025 yılında T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onaylanmasını sağladı. Bakanlık tarafından kazı başkanlığı görevinin Dr. Öğr. Üyesi Barış Yener’e verilmesiyle birlikte, Kolossai’de ilk kez kapsamlı arkeolojik kazı çalışmaları başlayacak. Projenin odağında, sadece kentin fiziksel kalıntılarını ortaya çıkarmak değil; aynı zamanda Lykos Vadisi’nin tarihsel gelişimini, kültürel etkileşimlerini ve coğrafi özelliklerini geniş bir perspektifle değerlendirmek yer alıyor. Bu çerçevede Arkeoloji Bölümünün yanı sıra başta İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi olmak üzere PAÜ’nün farklı akademik birimlerinin uzmanlığından yararlanarak disiplinler arası bir iş birliği sürdürülmesi hedeflendi. Böylelikle Kolossai’nin benzersiz mirasını bilimsel yöntemlerle kayıt altına alacak ve kentin geçmişini, gelecek kuşaklar için kalıcı bir kaynak hâline getirilecek.
Yassıhöyük (Kazanes) Kazısı
Denizli sınırlarındaki en büyük höyük yerleşimlerinden biri olan, Denizli’nin Acıpayam İlçesi’nin Yassıhöyük Mahallesi’nde yer almakta olan Yassıhöyük ise Acıpayam Ovası ya da antik adıyla Kazanes Vadisi, Denizli yöresinin bereketli ve verimli ovalarından birini teşkil ediyor. Pisidia Bölgesi içinde kalan vadi, çevresindeki dağların beslediği kaynaklar ve Akdeniz ile İç ve Batı Anadolu Bölgelerini birbirine bağlayan önemli güzergâhların üzerinden geçmesi sebebiyle yerleşik toplumlar açısından oldukça elverişli bir noktada bulunuyor. Kadmos (Honaz) Dağı eteğinden çıkarak geniş bir alan içinde uzanan Kazanes Nehri ve bu nehre bağlanan kollar, vadiyi tarıma elverişli hale getirmenin yanı sıra tarih öncesi devirlerden itibaren yerleşik kültürlerin gelişmesine ve yayılmasına imkân sağlamış.
Dr. Öğr. Üyesi Çağrı Murat Tarhan’ın 2022-2024 yılları arasında bölgede sistematik olarak gerçekleştirdiği arkeolojik yüzey araştırmalarında toplamda 15 adet çok katmanlı höyük yerleşiminde tam yoğun (intensive) tarama modeliyle çalışmalar yürütüldü. Proje sayesinde vadide, yerleşik yaşamın günümüzden yaklaşık 8 bin yıl öncesine uzandığı tespit edilirken, Prehistorik devirlere ait dönemsel yerleşim şablonları oluşturulmuş ve bölgenin tarih öncesi ekonomik potansiyeli üzerinden yerleşim tipolojisi içindeki sosyo-ekonomik bağlantılar ile merkez-uydu ilişkilerinin kurgulanmasına çalışıldığı ortaya çıktı. Yürütülen yüzey araştırması projesinin yayın ve raporlarında arkeolojik çıkarımların yanı sıra, yerleşimlerdeki koruma sorunları ve geçmiş yıllarla karılaştırmalı tahribat analizlerine de yer verilen çalışma ile özellikle Yassıhöyük yerleşimindeki koruma problemlerine dikkat çekilirken höyükte acil olarak kazı ve koruma çalışmalarına başlanmasının önemini ortaya çıkartıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne 2024 yılında yapılan kazı başvurusu neticesinde, Denizli Müze Müdürlüğü bünyesinde Pamukkale Üniversitesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümünde görevli Dr. Öğr. Üyesi Çağrı Murat Tarhan’ın bilimsel danışmanlığında, Denizli, Acıpayam İlçesi sınırlarında yer alan Yassıhöyük arkeolojik yerleşiminde 2025 yılı itibariyle kazı ve koruma çalışmalarına başlanması uygun görüldüğü bildirildi.
0 Yorum