Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, 2022 yıl sonu enflasyon beklentisini geçtiğimiz rapor dönemine göre 4,8 puanlık güncelleme ile 60,4’ten yüzde 65,2’ye yükselttiklerini belirtti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, TCMB İdare Merkezinde düzenlenen "Enflasyon Raporu 2022-IV" bilgilendirme toplantısında yurt içi makroekonomik görünümü, makroekonomik çerçevede şekillenen enflasyon görünümü, enflasyonun temel makro belirleyicileri ve orta vadeli tahminleri ele aldığı bir sunum yaptı. Kavcıoğlu konuşmasında, 2020 yılı ikinci çeyreğinden itibaren artış sergileyen sanayi üretiminin yanı sıra yatırım harcamaları ve ihracatın da etkisi ile istihdam edilen kişi sayısının 2020 yılı birinci çeyreğinden bu yana toplamda 4,1 milyon kişi arttığını dile getirerek, “İstihdamdaki bu artış, benzeri ülkelere kıyasla oldukça yüksektir. Aynı dönemde sanayi istihdamındaki artışa baktığımızda ise Türkiye'nin göreli performansı daha da öne çıkmaktadır. Sanayi üretimindeki gelişimin doğrudan ve dolaylı etkileriyle güçlenen istihdamdaki yapısal kazanımların korunmasını önemsiyoruz” dedi.
Türkiye'nin ihracat kapasitesindeki güçlenmenin, ihracat miktarındaki gelişmelerin diğer ülkelerle karşılaştırıldığında açık bir şekilde izlenebildiğini söyleyen Kavcıoğlu, “İhracat miktar endeksimizde diğer ülkelerle 2018 yılında başlayan pozitif ayrışma, pandemi sonrasında daha belirgin hale gelmiştir” diye konuştu.
Uluslararası taşımacılık maliyetlerinin küresel iktisadi görünüme bağlı olarak gerilediğini belirten Kavcıoğlu, “Diğer taraftan, jeopolitik gelişmeler, tedarik süresi ve koşullarında zaman zaman düzensizlikler oluşturabilmektedir. Yurt içi tedarik süresindeki olumsuz görünüm sürmekle birlikte, önceki rapor dönemine kıyasla bir miktar azalmıştır. Üretici fiyat artışları tarihsel ortalamaların üzerinde seyrederken, artış eğiliminin son üç aylık dönemde zayıfladığı gözlenmektedir. Yılın üçüncü çeyreğine ilişkin öncü göstergeler, talep koşullarında önceki çeyreğe göre daha ılımlı bir seyre işaret etmektedir” ifadelerini kullandı.
Kavcıoğlu, KOBİ'lerin eylül ayındaki net kredi kullanım miktarının önceki yılın ocak-eylül döneminin bir buçuk katı olarak gerçekleştiğini ifade ederek, söz konusu bu dönemde KOBİ kredilerinin tutarı ve bankacılık sektörü kredileri içerisindeki payının tarihsel olarak en yüksek düzeye ulaştığını söyledi.
Uyguladıkları makroihtiyati tedbirler ve liralaşma stratejileri çerçevesinde bankacılık sektörünün pasif kompozisyonunda da Türk lirasının payının artmasını önemsediklerini ifade eden Kavcıoğlu, şöyle devam etti: “Bu kapsamda sektörün fonlama yapısında en önemli bileşen olan mevduattaki liralaşma sürecini kur korumalı mevduat ürünü uygulamasıyla başlatmıştık. Uygulama halen gerek bankacılık sektörünün Türk lirası mevduatlarını gerekse uluslararası rezervlerimizi desteklemeye devam ediyor. Bunun yanında, ihracat gelirlerinin bir kısmının Merkez Bankasına satılması gibi Türk lirasına talebin sürekliliğini güçlendiren ve rezerv yapımızın sağlamlığını destekleyen çeşitlendirilmiş ve proaktif bir rezerv kaynak yönetimi uyguluyoruz. Buna ek olarak mevduatlarda liralaşmayı teşvik eden makroihtiyati uygulamalarımızı geliştirerek sürdürüyoruz. Tüm bunların bir sonucu olarak 2021 yılı sonundan itibaren Türk lirası mevduat payının istikrarlı bir şekilde artmakta olduğunu görüyoruz.”
Kavcıoğlu, 2022 yıl sonu enflasyon tahminini 4,8 puanlık güncellemeyle yüzde 60,4'ten yüzde 65,2'ye 2023 yıl sonu tahminini ise 3,1 puanlık güncelleme ile yüzde 19,2'den yüzde 22,3'e güncellediklerini belirterek, her iki yıl için başlangıç koşullarındaki güncellemenin tahminler üzerinde sırasıyla 0,9 ve 2,9 puan kadar etkili olduğunu ifade etti. Türk lirası cinsinden ithalat fiyatları ve gıda fiyatları varsayımlarındaki güncellemelerin 2022 yılı enflasyon tahminlerini sırasıyla 2,2 ve 0,9 puan kadar yukarı çektiğini aktaran Kavcıoğlu, “2023 yılı enflasyon tahminlerini Türk lirası cinsinden ithalat fiyatları 1,1 puan yükseltirken, gıda fiyatları varsayımındaki güncellemeler ise 0,9 puan düşürdü” dedi.
Enflasyonun arzın sürekliliğinin sağlanması, döviz kurlarında istikrarın korunması ve fiyatlama davranışlarının normalleşmesiyle hızla düşeceğini söyleyen Kavcıoğlu, “Bu düşüşün kalıcı bir fiyat istikrarı sağlamasının iki ön koşulu olduğunu değerlendiriyoruz” diye konuştu.
Kavcıoğlu, Türkiye'nin içinde bulunduğu şartlara uygun, kalıcı çözüme odaklanan bir dezenflasyon programı uyguladıklarını kaydederek, “Bir önceki rapor döneminde parasal aktarımın etkinliğini artıracağımızı ve kredilerde ihtiyatlı duruşu güçlendireceğimizi söylemiştik. Bu kapsamda yaptığımız uygulamalarla tahvil ve ticari kredi faizleri önemli oranda geriledi ve kredi gelişmeleri hedefli kredi politikalarımızla uyumlu seyretti” ifadelerini kullandı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, TCMB İdare Merkezinde düzenlenen "Enflasyon Raporu 2022-IV" bilgilendirme toplantısında yurt içi makroekonomik görünümü, makroekonomik çerçevede şekillenen enflasyon görünümü, enflasyonun temel makro belirleyicileri ve orta vadeli tahminleri ele aldığı bir sunum yaptı. Kavcıoğlu konuşmasında, 2020 yılı ikinci çeyreğinden itibaren artış sergileyen sanayi üretiminin yanı sıra yatırım harcamaları ve ihracatın da etkisi ile istihdam edilen kişi sayısının 2020 yılı birinci çeyreğinden bu yana toplamda 4,1 milyon kişi arttığını dile getirerek, “İstihdamdaki bu artış, benzeri ülkelere kıyasla oldukça yüksektir. Aynı dönemde sanayi istihdamındaki artışa baktığımızda ise Türkiye'nin göreli performansı daha da öne çıkmaktadır. Sanayi üretimindeki gelişimin doğrudan ve dolaylı etkileriyle güçlenen istihdamdaki yapısal kazanımların korunmasını önemsiyoruz” dedi.
Türkiye'nin ihracat kapasitesindeki güçlenmenin, ihracat miktarındaki gelişmelerin diğer ülkelerle karşılaştırıldığında açık bir şekilde izlenebildiğini söyleyen Kavcıoğlu, “İhracat miktar endeksimizde diğer ülkelerle 2018 yılında başlayan pozitif ayrışma, pandemi sonrasında daha belirgin hale gelmiştir” diye konuştu.
Uluslararası taşımacılık maliyetlerinin küresel iktisadi görünüme bağlı olarak gerilediğini belirten Kavcıoğlu, “Diğer taraftan, jeopolitik gelişmeler, tedarik süresi ve koşullarında zaman zaman düzensizlikler oluşturabilmektedir. Yurt içi tedarik süresindeki olumsuz görünüm sürmekle birlikte, önceki rapor dönemine kıyasla bir miktar azalmıştır. Üretici fiyat artışları tarihsel ortalamaların üzerinde seyrederken, artış eğiliminin son üç aylık dönemde zayıfladığı gözlenmektedir. Yılın üçüncü çeyreğine ilişkin öncü göstergeler, talep koşullarında önceki çeyreğe göre daha ılımlı bir seyre işaret etmektedir” ifadelerini kullandı.
Kavcıoğlu, KOBİ'lerin eylül ayındaki net kredi kullanım miktarının önceki yılın ocak-eylül döneminin bir buçuk katı olarak gerçekleştiğini ifade ederek, söz konusu bu dönemde KOBİ kredilerinin tutarı ve bankacılık sektörü kredileri içerisindeki payının tarihsel olarak en yüksek düzeye ulaştığını söyledi.
Uyguladıkları makroihtiyati tedbirler ve liralaşma stratejileri çerçevesinde bankacılık sektörünün pasif kompozisyonunda da Türk lirasının payının artmasını önemsediklerini ifade eden Kavcıoğlu, şöyle devam etti: “Bu kapsamda sektörün fonlama yapısında en önemli bileşen olan mevduattaki liralaşma sürecini kur korumalı mevduat ürünü uygulamasıyla başlatmıştık. Uygulama halen gerek bankacılık sektörünün Türk lirası mevduatlarını gerekse uluslararası rezervlerimizi desteklemeye devam ediyor. Bunun yanında, ihracat gelirlerinin bir kısmının Merkez Bankasına satılması gibi Türk lirasına talebin sürekliliğini güçlendiren ve rezerv yapımızın sağlamlığını destekleyen çeşitlendirilmiş ve proaktif bir rezerv kaynak yönetimi uyguluyoruz. Buna ek olarak mevduatlarda liralaşmayı teşvik eden makroihtiyati uygulamalarımızı geliştirerek sürdürüyoruz. Tüm bunların bir sonucu olarak 2021 yılı sonundan itibaren Türk lirası mevduat payının istikrarlı bir şekilde artmakta olduğunu görüyoruz.”
Kavcıoğlu, 2022 yıl sonu enflasyon tahminini 4,8 puanlık güncellemeyle yüzde 60,4'ten yüzde 65,2'ye 2023 yıl sonu tahminini ise 3,1 puanlık güncelleme ile yüzde 19,2'den yüzde 22,3'e güncellediklerini belirterek, her iki yıl için başlangıç koşullarındaki güncellemenin tahminler üzerinde sırasıyla 0,9 ve 2,9 puan kadar etkili olduğunu ifade etti. Türk lirası cinsinden ithalat fiyatları ve gıda fiyatları varsayımlarındaki güncellemelerin 2022 yılı enflasyon tahminlerini sırasıyla 2,2 ve 0,9 puan kadar yukarı çektiğini aktaran Kavcıoğlu, “2023 yılı enflasyon tahminlerini Türk lirası cinsinden ithalat fiyatları 1,1 puan yükseltirken, gıda fiyatları varsayımındaki güncellemeler ise 0,9 puan düşürdü” dedi.
Enflasyonun arzın sürekliliğinin sağlanması, döviz kurlarında istikrarın korunması ve fiyatlama davranışlarının normalleşmesiyle hızla düşeceğini söyleyen Kavcıoğlu, “Bu düşüşün kalıcı bir fiyat istikrarı sağlamasının iki ön koşulu olduğunu değerlendiriyoruz” diye konuştu.
Kavcıoğlu, Türkiye'nin içinde bulunduğu şartlara uygun, kalıcı çözüme odaklanan bir dezenflasyon programı uyguladıklarını kaydederek, “Bir önceki rapor döneminde parasal aktarımın etkinliğini artıracağımızı ve kredilerde ihtiyatlı duruşu güçlendireceğimizi söylemiştik. Bu kapsamda yaptığımız uygulamalarla tahvil ve ticari kredi faizleri önemli oranda geriledi ve kredi gelişmeleri hedefli kredi politikalarımızla uyumlu seyretti” ifadelerini kullandı.
0 Yorum