Denizli Tekstil ve Giyim Sanayicileri Derneği ve Denizli Metropol Haber işbirliği ile “DETGİS'in '20. Yılında 20 Duayen İş insanı” ile belgesel tadında hazırlanan ve Denizli Metropol’de yayınlanan programa katılan Kaynak Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kaynak “Dünyada Denizli tekstil anlamında nerede?” sorusunu yanıtladı.
ÖZEL HABER
Tekstil duayenlerinin hayatlarının anlatıldığı programa katılan Duayen İşadamı Mustafa Kaynak, iş ve özel hayatından kesitler anlattı. DETGİS Yönetim Kurulu Üyesi Sibel Aysu’ya mesleğe nasıl başladığından, bugünlere nasıl geldiğine kadar birçok konuda tecrübelerini aktaran İşadamı Kaynak, iş yaşamındaki başarısının sırlarını da Denizli Metropol ile paylaştı. Mustafa Kaynak, Sibel Aysu’nun “Dünyada Denizli tekstil anlamında nerede?” sorusunu da yanıtladı.
Kaynak “Bence Denizli ev tekstili anlamında Dünyada bir numara. Denizli’nin en büyük avantajı fason yapması. İş yaptırma olayı burada çok olduğu için başarılıyız. Türkiye’de birçok şehirde tekstil var. Adana, Bursa İstanbul, Kahramanmaraş, Antep… Buralarda fason organizasyon yok. Tesisler çok büyük ve her şey kendi içinde mevcut ve olmak zorunda. Yüzde 30 kapasite ile de çalışsa yüzde 80’de olsa o makinayı almak zorunda. Dışarıda yaptıramaz. Denizli’nin bu özelliği var. Denizli’de dokumacılık geniş. Çok eskiden beri haşıl ve çözgü fason organizasyonu var. Boya fason olarak yapılıyor. Bu yönüyle Denizli şanslı bir il. Maraş’a bakın Maraş’ın gelişmesinde iplikçilik başlamıştır. Yanına örgüyü koymuşlardır. Dokuma için çözgü ve haşıl olmadan o tezgah hiçbir işe yaramaz. Bu bir zincirleme. Denizli’de dört havlu tezgahı ile bu işi yapabilirsiniz. Sizin fason işlerinizi yapacak çok firma var Denizli’de. Denizli teşviklerde dayak yemesine rağmen başarılı oldu” diye konuştu.
Mustafa Kaynak sözlerinin devamında “Denizli ev tekstili üretiminin havlu ve bornozda yüzde 85’lik kısmını karşılıyor. Nevresimde de bu oran yüzde 65. Bir dezavantajımız var. 30 senedir konuşulur. Rekabeti biz kendi kendimizi vurmak olarak algılıyoruz. Denizli’nin en kötü yanlarından biri bu. Ali kaç liraya satıyor, ben ondan daha düşük satayım, müşteriyi alayım. Bu bir yere kadar geçerli oluyor. Çünkü her zaman sizden daha düşük satan biri çıkacak. Fiyat kırarak nereye kadar gidebilirsiniz. Kapasite ve finans şartları zorluyor ama. Fiyat kırarsanız şartlar daha da zorlaşıyor. Bizim nesilde eğitim ve kültür düzeyi yüksek olan insan sayısı bir elin parmakları kadar, bizden sonraki nesil öyle değil. Yeni bu işe girecekler bu mantaliteyi yıkar diye düşünüyorum. Buna olumlu bakıyorum. Ev tekstilinin Denizli’de bu kadar büyük olmasından dolayı mesela ABD’den, Brezilya’dan, Kolombiya’dan bir ev tekstili alıcısının aklına ben uçağa atlayıp Denizli’ye gittiğimde ihtiyacımı görürüm algısı var. İster bir birim, ister bir milyon olsun. Denizli’ye gittiğimde ben bu işimi çözerimi düşündürttük alıcılara. Bu özelliğimizi ucuz mal, kazançsız mal satarak değil, katma değerli ürün yaparak daha üste çıkarmamız lazım. Bizden öncekiler beceremedi, bizde beceremedik. Umarım bizden sonrakiler becerir” dedi.
MUSTAFA KAYNAK’IN AÇIKLAMALARINI BURADAN İZLEYEBİLİRSİNİZ…
ÖZEL HABER
Tekstil duayenlerinin hayatlarının anlatıldığı programa katılan Duayen İşadamı Mustafa Kaynak, iş ve özel hayatından kesitler anlattı. DETGİS Yönetim Kurulu Üyesi Sibel Aysu’ya mesleğe nasıl başladığından, bugünlere nasıl geldiğine kadar birçok konuda tecrübelerini aktaran İşadamı Kaynak, iş yaşamındaki başarısının sırlarını da Denizli Metropol ile paylaştı. Mustafa Kaynak, Sibel Aysu’nun “Dünyada Denizli tekstil anlamında nerede?” sorusunu da yanıtladı.
Kaynak “Bence Denizli ev tekstili anlamında Dünyada bir numara. Denizli’nin en büyük avantajı fason yapması. İş yaptırma olayı burada çok olduğu için başarılıyız. Türkiye’de birçok şehirde tekstil var. Adana, Bursa İstanbul, Kahramanmaraş, Antep… Buralarda fason organizasyon yok. Tesisler çok büyük ve her şey kendi içinde mevcut ve olmak zorunda. Yüzde 30 kapasite ile de çalışsa yüzde 80’de olsa o makinayı almak zorunda. Dışarıda yaptıramaz. Denizli’nin bu özelliği var. Denizli’de dokumacılık geniş. Çok eskiden beri haşıl ve çözgü fason organizasyonu var. Boya fason olarak yapılıyor. Bu yönüyle Denizli şanslı bir il. Maraş’a bakın Maraş’ın gelişmesinde iplikçilik başlamıştır. Yanına örgüyü koymuşlardır. Dokuma için çözgü ve haşıl olmadan o tezgah hiçbir işe yaramaz. Bu bir zincirleme. Denizli’de dört havlu tezgahı ile bu işi yapabilirsiniz. Sizin fason işlerinizi yapacak çok firma var Denizli’de. Denizli teşviklerde dayak yemesine rağmen başarılı oldu” diye konuştu.
Mustafa Kaynak sözlerinin devamında “Denizli ev tekstili üretiminin havlu ve bornozda yüzde 85’lik kısmını karşılıyor. Nevresimde de bu oran yüzde 65. Bir dezavantajımız var. 30 senedir konuşulur. Rekabeti biz kendi kendimizi vurmak olarak algılıyoruz. Denizli’nin en kötü yanlarından biri bu. Ali kaç liraya satıyor, ben ondan daha düşük satayım, müşteriyi alayım. Bu bir yere kadar geçerli oluyor. Çünkü her zaman sizden daha düşük satan biri çıkacak. Fiyat kırarak nereye kadar gidebilirsiniz. Kapasite ve finans şartları zorluyor ama. Fiyat kırarsanız şartlar daha da zorlaşıyor. Bizim nesilde eğitim ve kültür düzeyi yüksek olan insan sayısı bir elin parmakları kadar, bizden sonraki nesil öyle değil. Yeni bu işe girecekler bu mantaliteyi yıkar diye düşünüyorum. Buna olumlu bakıyorum. Ev tekstilinin Denizli’de bu kadar büyük olmasından dolayı mesela ABD’den, Brezilya’dan, Kolombiya’dan bir ev tekstili alıcısının aklına ben uçağa atlayıp Denizli’ye gittiğimde ihtiyacımı görürüm algısı var. İster bir birim, ister bir milyon olsun. Denizli’ye gittiğimde ben bu işimi çözerimi düşündürttük alıcılara. Bu özelliğimizi ucuz mal, kazançsız mal satarak değil, katma değerli ürün yaparak daha üste çıkarmamız lazım. Bizden öncekiler beceremedi, bizde beceremedik. Umarım bizden sonrakiler becerir” dedi.
MUSTAFA KAYNAK’IN AÇIKLAMALARINI BURADAN İZLEYEBİLİRSİNİZ…
0 Yorum