Denizli Genç İş İnsanları Derneği Üyeleri hem kendilerini, hem de firmalarını “DEGİAD Konuşuyor” programında anlatıyor, bu çok özel söyleşileri Denizli Metropol, Denizli ve Dünyaya aktarıyor… Beşinci program yayınlandı. Programın konuğu DEGİAD Üyesi ve Bozalioğlu Dış Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Enis Emre Boz oldu.
ÖZEL RÖPORTAJ
DEGİAD üyelerini tanıtan, anlatan program haftanın iki günü Denizli Metropol ekranında… Beşinci program yayınlandı. Beşinci programda program sunuculuğunu DEGİAD Yönetim Kurulu Üyesi Halit Coza yaparken, programın konuğu DEGİAD Üyesi ve Bozalioğlu Dış Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Enis Emre Boz oldu… Boz, programda hem kendini, hem de işini anlattı.
İŞTE O SÖYLEŞİ…
HALİT COZA: DEGİAD ve Denizli Metropol iş birliği ile başlatmış olduğumuz DEGİAD Konuşuyor programının beşinci bölümündeyiz. Bugünkü konuğumuz DEGİAD Üyesi ve Bozalioğlu Dış Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Enis Emre Boz.. Hoş geldiniz. Sizi tanıyarak programa başlayalım isterseniz…
ENİS EMRE BOZ: 1978 Çal İlçesi doğumluyum. Denizli Lisesi mezunuyum. 2001 yılında Süleyman Demirel Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Fakültesi’ni bitirdim. Mezun olduktan sonra 2003 yılına kadar özel bir şirkette görev yaptım. Ardından ise aile şirketimiz olan Bozalioğlu Orman Ürünleri Şirketimizin başına geçtim.
HALİT COZA: O süreç nasıl gelişti anlatır mısınız bize?
ENİS EMRE BOZ: Babam Ömer Boz Jeofizik Mühendisi. İller Bankası’nda Ankara’da 5-6 yıl çalışıyor. Farklı şehirlerde içme suyu sondaj kuyuları açmaya gidiyor aileden uzakta. Annem öğretmen. Ailenin bütünlüğü için ayrılıyor ve şirketi kuruyor 1986’da. Biz üç kuşaktır keresteciyiz. Dedem marangoz. Ağaç kokusu ile yetişmiş bir aile yapımız var. Babam ahşap kablo makarası sektörünün Denizli’de boş olduğunu ve yapılması gerektiğini belirliyor. 1986’da atölyemizi kuruyor. Ben çocukluğumdan beri sektördeyim. Aile 90’lı yıllarda inşaat işiyle de uğraştı. O dönemler ben inşaat mühendisi olmaya karar verdim. Babamın atölyesine 2003 yılında gelmemle şirketleştik ve bende işin başına geçtim. Hem inşaat mühendisliği yaptım hem de o sektörde çalışmaya devam ettim. Türkiye’de ilk üç firmadan biriyiz. Yurt dışı ihracatımız 2019 yılında başladı. Yüzde 80 ihracat çalışıyoruz. 2019 yılında kardeşim Eda şirkete katıldı. Böylece farklı iş kollarına açılmaya başladık. Aile şirketi olarak devam ediyoruz.
HALİT COZA: Farklı iş kolları derken, bende tam o konuya girecektim. Benzeri olmayan bir iş koluna girdiniz. O nasıl başladı?
ENİS EMRE BOZ: Aile olarak hep üretimde olduk. Farklı arayışlar içindeyiz. 2018 yılında eşimle birlikte WoodBoz markasıyla ahşap duvar dekorasyon ürünleri üretmeye başladık. Bu hobi olarak başladı. Süreç içinde hızlı ilerledik. Ahşap duvar dekorasyon ürünleri konusunda eksikliği gördük. Yurt dışı şirketi kurduk. Yurt dışı pazarına açıldık. İç piyasaya da satış yapıyoruz. Kardeşimin gelmesiyle birlikte farklı bir düşünce ve görüşle müstakil bahçe evleri ve arsaları olan kişilerin ev yapılanması işine girdik. 20 metrekarelik yapılan evlerde her şeyi içinde barındıran çeşitli planlarda modeller üretmeye başladık. Çok iyi talep gördü. Gidişatımız çok güzel.
HALİT COZA: Farklı düşünceler içinde çalışan bir ailesiniz. Orijinal ürünler üretiyorsunuz. Ülke ve dünya ölçeğinde satma gayreti içindesiniz. İki iş sektörü için ne gibi zorluklarla karşılaştınız. İleride şirket nereye evrilecek?
ENİS EMRE BOZ: WoodBoz konusunda ailede başka bir e-ticaretçi ve duayen olan kuzenim Bedrettin Boz var. Hoagard markasıyla sektöre girdi. Kendisi mimar ve öğretim görevlisi olmasına rağmen görevlerinden ayrıldı ve bu sektörde sivrildi. Metal duvar aksesuarında söz sahibi bir yerde. Onun desteği ile biz daha iyi bir pozisyon aldık. Eşim daha çok ilgileniyor işle. İhtiyaca göre ve zevke göre ürünler yapıyoruz. Müşterilerimizden hepsi çok güzel şeklinde geri dönüşler alıyoruz. Oveworks konusunda ise pandemi süreci ile başlayan bir talep artışı var. İmar açısından sıkıntı yok ama belediyelerin bir engellemesi var. Bu aşılınca daha başarılı projeler ürüteceğiz. Bu Türkiye’nin bir ihtiyacı. Avrupa’da bunları çok fazla miktarda görebiliyoruz. Herkesin bahçesinde modüler bir evi var. Türkiye’de bu hobi bahçesi olarak başladı ama tam ilerleyemedi. Alt yapı sorunlarını belediyeler çözer ve desteklerse insanlar doğanın içinde olabilir. İnsanlar pandemi döneminde daha sosyal günler geçirebilir.
HALİT COZA: Denizli’de farklı sivil toplum kuruluşlarında görev almış birisin DİMSİAD ve DEGİAD gibi… DEGİAD’ın misyonunu yorumlamanı rica etsek neler söylersin…
ENİS EMRE BOZ: Kişi kurum ve şirketlerin tek başına çözemedikleri konuları dernekler çözüyor. Bunun büyük önemi var. DEGİAD yaptığı projelerle şehrin ve ülkenin eksiklerini dile getirmesi gündeme getirmesi büyük bir olgu. Bizim sıkıntılarımızın üst makamlara iletilmesi konusunda DEGİAD büyük başarı sağlıyor. Ben 2014 yılından önce orman ürünleri işimizle ilgili büyük sıkıntılar yaşadım. Üç yıl mücadele verdim. Denizli Sanayi Odası Meclis Üyeliğim sırasında bunun çözümü konusunda mücadele ettik ve çözüldü. Bu örneğini verdiğim gibi olaylarda STK’ların büyük etkisi var.
HALİT COZA: Denizli ile ilgili tespitlerini merak ediyorum. Dünyanın birçok kentini çok gezen bir insan olduğunu bildiğim için soruyorum bu soruyu.
ENİS EMRE BOZ: İşim nedeniyle çok fazla ülke ve şehir gezdim. Denizli’de sıkıntı ulaşım konusunda. İki günlük bir iş gezisi, üç dört gün sürüyor. İzmir ya da Antalya’dan uçuş yapıyoruz. Bu ticaretimizi zorlaştırıyor. Denizli’nin kültürel, doğal ve tarihsel zenginliklerini de misafirlerimize tanıtmakta zorluk çekiyoruz. İtalya’dan bir misafirimizi Pamukkale’de konaklatıp, Güney’de ve Çal’da şarap tattırmak bizim için büyük bir başarı. İtalyanlar en güzel şarap onlarda sanıyor. Bizim Çal ve Güney Bölgesi şarapları Toscano ile eşdeğer şarap üretiyor. Yarışmalarda birinci olan şaraplarımız var. Bir Çallı olarak bununla gurur duyuyorum.
HALİT COZA: Potansiyelini kullanamayan bir Çal ve Pamukkale’den bahsediyoruz. Ulaşım ağı gerçekten büyük sıkıntı. DEGİAD olarak Pamukkale projemizle işte biz bu kaygıları dile getiriyoruz.
ENİS EMRE BOZ: Burada derneklerin önemi ortaya çıkıyor. Biz beş yıldır Türk Hava Yollarının uçak seferlerinin arttırılması için mücadele ediyoruz. Kayseri’nin 12 kez, Konya’nın 18 uçak seferi varken, Denizli’nin iki kez uçak seferi var. Denizli’de birleşerek uçak seferlerini arttırmamız lazım. Burada önemli bir yaşam ve kültür olduğunu göstermemiz lazım. Böylece daha mutlu ve başarılı üretimler sağlayabiliriz.
HALİT COZA: DEGİAD olarak bu programı yeni binamızda yapıyoruz. Sen de bir önceki dönemde bu kıvılcımı başlatan ekipteydin.
ENİS EMRE BOZ: Sadık Emre Çaputçu’nun yerini temi ettiği, benimde içinde yer aldığım bir önceki yönetimin temelini attığı ve şimdiki yönetimin tamamladığı bu binayı Türkiye’de dernekçiliğin büyük bir başarısı olarak görüyorum. Derneklerin yapabileceği en son nokta bu. İnsanları burada bir araya getirerek, fikirlerini değerlendirip önünü açtığını düşünüyorum. DEGİAD bunu iyi yapıyor. DEGİAD bunu layığıyla gerçekleştiriyor. Ben teşekkür ediyorum. Pandemi sonrası insanlar böyle bir binada daha çok sosyalleşecektir. Sektörleri burada bir araya getirmenizle birlikte kaynaşma anlamında büyük fayda sağlayacağını düşünüyorum.
“DEGİAD KONUŞUYOR” PROGRAMINDA DEGİAD ÜYESİ ENİS EMRE BOZ, HEM KENDİNİ, HEM DE İŞİNİ ANLATTI…
ÖZEL RÖPORTAJ
DEGİAD üyelerini tanıtan, anlatan program haftanın iki günü Denizli Metropol ekranında… Beşinci program yayınlandı. Beşinci programda program sunuculuğunu DEGİAD Yönetim Kurulu Üyesi Halit Coza yaparken, programın konuğu DEGİAD Üyesi ve Bozalioğlu Dış Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Enis Emre Boz oldu… Boz, programda hem kendini, hem de işini anlattı.
İŞTE O SÖYLEŞİ…
HALİT COZA: DEGİAD ve Denizli Metropol iş birliği ile başlatmış olduğumuz DEGİAD Konuşuyor programının beşinci bölümündeyiz. Bugünkü konuğumuz DEGİAD Üyesi ve Bozalioğlu Dış Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Enis Emre Boz.. Hoş geldiniz. Sizi tanıyarak programa başlayalım isterseniz…
ENİS EMRE BOZ: 1978 Çal İlçesi doğumluyum. Denizli Lisesi mezunuyum. 2001 yılında Süleyman Demirel Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Fakültesi’ni bitirdim. Mezun olduktan sonra 2003 yılına kadar özel bir şirkette görev yaptım. Ardından ise aile şirketimiz olan Bozalioğlu Orman Ürünleri Şirketimizin başına geçtim.
HALİT COZA: O süreç nasıl gelişti anlatır mısınız bize?
ENİS EMRE BOZ: Babam Ömer Boz Jeofizik Mühendisi. İller Bankası’nda Ankara’da 5-6 yıl çalışıyor. Farklı şehirlerde içme suyu sondaj kuyuları açmaya gidiyor aileden uzakta. Annem öğretmen. Ailenin bütünlüğü için ayrılıyor ve şirketi kuruyor 1986’da. Biz üç kuşaktır keresteciyiz. Dedem marangoz. Ağaç kokusu ile yetişmiş bir aile yapımız var. Babam ahşap kablo makarası sektörünün Denizli’de boş olduğunu ve yapılması gerektiğini belirliyor. 1986’da atölyemizi kuruyor. Ben çocukluğumdan beri sektördeyim. Aile 90’lı yıllarda inşaat işiyle de uğraştı. O dönemler ben inşaat mühendisi olmaya karar verdim. Babamın atölyesine 2003 yılında gelmemle şirketleştik ve bende işin başına geçtim. Hem inşaat mühendisliği yaptım hem de o sektörde çalışmaya devam ettim. Türkiye’de ilk üç firmadan biriyiz. Yurt dışı ihracatımız 2019 yılında başladı. Yüzde 80 ihracat çalışıyoruz. 2019 yılında kardeşim Eda şirkete katıldı. Böylece farklı iş kollarına açılmaya başladık. Aile şirketi olarak devam ediyoruz.
HALİT COZA: Farklı iş kolları derken, bende tam o konuya girecektim. Benzeri olmayan bir iş koluna girdiniz. O nasıl başladı?
ENİS EMRE BOZ: Aile olarak hep üretimde olduk. Farklı arayışlar içindeyiz. 2018 yılında eşimle birlikte WoodBoz markasıyla ahşap duvar dekorasyon ürünleri üretmeye başladık. Bu hobi olarak başladı. Süreç içinde hızlı ilerledik. Ahşap duvar dekorasyon ürünleri konusunda eksikliği gördük. Yurt dışı şirketi kurduk. Yurt dışı pazarına açıldık. İç piyasaya da satış yapıyoruz. Kardeşimin gelmesiyle birlikte farklı bir düşünce ve görüşle müstakil bahçe evleri ve arsaları olan kişilerin ev yapılanması işine girdik. 20 metrekarelik yapılan evlerde her şeyi içinde barındıran çeşitli planlarda modeller üretmeye başladık. Çok iyi talep gördü. Gidişatımız çok güzel.
HALİT COZA: Farklı düşünceler içinde çalışan bir ailesiniz. Orijinal ürünler üretiyorsunuz. Ülke ve dünya ölçeğinde satma gayreti içindesiniz. İki iş sektörü için ne gibi zorluklarla karşılaştınız. İleride şirket nereye evrilecek?
ENİS EMRE BOZ: WoodBoz konusunda ailede başka bir e-ticaretçi ve duayen olan kuzenim Bedrettin Boz var. Hoagard markasıyla sektöre girdi. Kendisi mimar ve öğretim görevlisi olmasına rağmen görevlerinden ayrıldı ve bu sektörde sivrildi. Metal duvar aksesuarında söz sahibi bir yerde. Onun desteği ile biz daha iyi bir pozisyon aldık. Eşim daha çok ilgileniyor işle. İhtiyaca göre ve zevke göre ürünler yapıyoruz. Müşterilerimizden hepsi çok güzel şeklinde geri dönüşler alıyoruz. Oveworks konusunda ise pandemi süreci ile başlayan bir talep artışı var. İmar açısından sıkıntı yok ama belediyelerin bir engellemesi var. Bu aşılınca daha başarılı projeler ürüteceğiz. Bu Türkiye’nin bir ihtiyacı. Avrupa’da bunları çok fazla miktarda görebiliyoruz. Herkesin bahçesinde modüler bir evi var. Türkiye’de bu hobi bahçesi olarak başladı ama tam ilerleyemedi. Alt yapı sorunlarını belediyeler çözer ve desteklerse insanlar doğanın içinde olabilir. İnsanlar pandemi döneminde daha sosyal günler geçirebilir.
HALİT COZA: Denizli’de farklı sivil toplum kuruluşlarında görev almış birisin DİMSİAD ve DEGİAD gibi… DEGİAD’ın misyonunu yorumlamanı rica etsek neler söylersin…
ENİS EMRE BOZ: Kişi kurum ve şirketlerin tek başına çözemedikleri konuları dernekler çözüyor. Bunun büyük önemi var. DEGİAD yaptığı projelerle şehrin ve ülkenin eksiklerini dile getirmesi gündeme getirmesi büyük bir olgu. Bizim sıkıntılarımızın üst makamlara iletilmesi konusunda DEGİAD büyük başarı sağlıyor. Ben 2014 yılından önce orman ürünleri işimizle ilgili büyük sıkıntılar yaşadım. Üç yıl mücadele verdim. Denizli Sanayi Odası Meclis Üyeliğim sırasında bunun çözümü konusunda mücadele ettik ve çözüldü. Bu örneğini verdiğim gibi olaylarda STK’ların büyük etkisi var.
HALİT COZA: Denizli ile ilgili tespitlerini merak ediyorum. Dünyanın birçok kentini çok gezen bir insan olduğunu bildiğim için soruyorum bu soruyu.
ENİS EMRE BOZ: İşim nedeniyle çok fazla ülke ve şehir gezdim. Denizli’de sıkıntı ulaşım konusunda. İki günlük bir iş gezisi, üç dört gün sürüyor. İzmir ya da Antalya’dan uçuş yapıyoruz. Bu ticaretimizi zorlaştırıyor. Denizli’nin kültürel, doğal ve tarihsel zenginliklerini de misafirlerimize tanıtmakta zorluk çekiyoruz. İtalya’dan bir misafirimizi Pamukkale’de konaklatıp, Güney’de ve Çal’da şarap tattırmak bizim için büyük bir başarı. İtalyanlar en güzel şarap onlarda sanıyor. Bizim Çal ve Güney Bölgesi şarapları Toscano ile eşdeğer şarap üretiyor. Yarışmalarda birinci olan şaraplarımız var. Bir Çallı olarak bununla gurur duyuyorum.
HALİT COZA: Potansiyelini kullanamayan bir Çal ve Pamukkale’den bahsediyoruz. Ulaşım ağı gerçekten büyük sıkıntı. DEGİAD olarak Pamukkale projemizle işte biz bu kaygıları dile getiriyoruz.
ENİS EMRE BOZ: Burada derneklerin önemi ortaya çıkıyor. Biz beş yıldır Türk Hava Yollarının uçak seferlerinin arttırılması için mücadele ediyoruz. Kayseri’nin 12 kez, Konya’nın 18 uçak seferi varken, Denizli’nin iki kez uçak seferi var. Denizli’de birleşerek uçak seferlerini arttırmamız lazım. Burada önemli bir yaşam ve kültür olduğunu göstermemiz lazım. Böylece daha mutlu ve başarılı üretimler sağlayabiliriz.
HALİT COZA: DEGİAD olarak bu programı yeni binamızda yapıyoruz. Sen de bir önceki dönemde bu kıvılcımı başlatan ekipteydin.
ENİS EMRE BOZ: Sadık Emre Çaputçu’nun yerini temi ettiği, benimde içinde yer aldığım bir önceki yönetimin temelini attığı ve şimdiki yönetimin tamamladığı bu binayı Türkiye’de dernekçiliğin büyük bir başarısı olarak görüyorum. Derneklerin yapabileceği en son nokta bu. İnsanları burada bir araya getirerek, fikirlerini değerlendirip önünü açtığını düşünüyorum. DEGİAD bunu iyi yapıyor. DEGİAD bunu layığıyla gerçekleştiriyor. Ben teşekkür ediyorum. Pandemi sonrası insanlar böyle bir binada daha çok sosyalleşecektir. Sektörleri burada bir araya getirmenizle birlikte kaynaşma anlamında büyük fayda sağlayacağını düşünüyorum.
“DEGİAD KONUŞUYOR” PROGRAMINDA DEGİAD ÜYESİ ENİS EMRE BOZ, HEM KENDİNİ, HEM DE İŞİNİ ANLATTI…
0 Yorum