"Dayanıklı KOBİ'ler, Güçlü Yarınlar Buluşmaları" “KOBİ'lerin Uluslararasılaşması” temasıyla 5. çevrim içi etkinliği gerçekleştirildi. Konuşmacılar arasında Sadık Grubu şirketlerinden Sadık Ventures Kurucusu Canberk Mersin’de yer aldı. Online buluşma Denizli Metropol’ün resmi yayın platformlarından da eş zamanlı yayınlandı.
TÜRKONFED ve SPARK iş birliği ile Katar Kalkınma Fonu finansal desteğiyle hayata geçen proje kapsamında "Dayanıklı KOBİ'ler, Güçlü Yarınlar Buluşmaları" “KOBİ'lerin Uluslararasılaşması” temasıyla devam ediyor. İş dünyasında birlikte çalışma kültürünün geliştirilmesi, KOBİ’lerin doğal afetler ve pandeminin ekonomik etkilerine karşı dayanıklılıklarının artırılmasını hedefleyen projenin 5. çevrim içi etkinliği gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü NTV Haber Spikeri Seda Öğretir’in yaptığı programda konuşmacılar arasında Sadık Grubu şirketlerinden Sadık Ventures Kurucusu Canberk Mersin’de yer aldı. Etkinliğin açılış konuşmasını TÜRKONFED Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Çelebi yaparken, diğer konuşmacılar Armut.com Kurucu Ortağı Başak Taşpınar Değim ve Sertifler CEO’su Arda Helvacılar oldu.
Mersin programda yaptığı konuşmada “Uluslararasılaşma deyince aklıma ilk gelen konu üniversite yılları oluyor. ABD’de bir sömestr okudum. Orada aldığım girişimcilik dersinden çok etkilenmiştim. Dersi veren hocamız ve derse katılan öğrencilerin global vizyonuna oldukça şaşırdım. Bunun iki nedeni var. Birincisi bunu bir opsiyon olarak görmemeleriydi. Belirli bir aşamaya gelen şirketlerin doğal akışında globale açılmalarını doğal bulmalarıydı. İkincisi ise Türkiye’ye nazaran çok daha küçük ölçekli şirketlerin bile globale açılmayı düşünmeleri ve bunu uygulamaları. O tarihlerde Türkiye’de küçük ölçekli şirketlerin globale açılmaları uzak bir ufuk olarak gözüküyordu. Cesaret edilmesi zordu. Günümüzde tabi ki bu vizyon çok değişti, bundan çok mutluyum. Uluslararası markalar yaratıldı. Konu ile ilgili araştırmalar yaptım. Öğrenciliğim bitti ve bizde işin başına geldik. Tabi burada bulunduğunuz sektör çok önemli globalleşme konusunda. Uluslararasılaşma ve yeni girmek istediğimiz işlerle ilgili yaptığımız araştırmalar sonunda teknoloji girişimciliği ve teknoloji yatırımcılığı ön plana çıktı. Çünkü teknolojiye yatırım yapan bir şirketi uluslararası kurup direk uluslararası yatırım yapmaya başlayabiliyorsunuz. Kuralı 1,5 yıl oldu ve 3 çarpandan fazla yapan bir fona sahip olduk. Şirketi büyüttükçe şunu gördük. Gerçekten Türkiye’deki diğer teknoloji sektörlerinin de bu atılımı yapması çok önemli. Hem ekibimizle hem hitap ettiğimiz coğrafyalarda çok Türk odaklı düşünüyoruz. Yurt dışında çok farklı örneklerle karşılaşıyorsunuz ve vizyonunuz açılıyor. O gördüğünüz modeli hem Türkiye’de hem de başka ülkelerde uygulamaya başlıyorsunuz. Ekibinizde de yabancılar çalışmaya başladığında tam anlamıyla Uluslararası bir şirket oluyorsunuz” dedi. Buluşma daha sonra soru-cevap şeklinde devam etti.
TÜRKONFED ve SPARK iş birliği ile Katar Kalkınma Fonu finansal desteğiyle hayata geçen proje kapsamında "Dayanıklı KOBİ'ler, Güçlü Yarınlar Buluşmaları" “KOBİ'lerin Uluslararasılaşması” temasıyla devam ediyor. İş dünyasında birlikte çalışma kültürünün geliştirilmesi, KOBİ’lerin doğal afetler ve pandeminin ekonomik etkilerine karşı dayanıklılıklarının artırılmasını hedefleyen projenin 5. çevrim içi etkinliği gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü NTV Haber Spikeri Seda Öğretir’in yaptığı programda konuşmacılar arasında Sadık Grubu şirketlerinden Sadık Ventures Kurucusu Canberk Mersin’de yer aldı. Etkinliğin açılış konuşmasını TÜRKONFED Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Çelebi yaparken, diğer konuşmacılar Armut.com Kurucu Ortağı Başak Taşpınar Değim ve Sertifler CEO’su Arda Helvacılar oldu.
.jpg)
Mersin programda yaptığı konuşmada “Uluslararasılaşma deyince aklıma ilk gelen konu üniversite yılları oluyor. ABD’de bir sömestr okudum. Orada aldığım girişimcilik dersinden çok etkilenmiştim. Dersi veren hocamız ve derse katılan öğrencilerin global vizyonuna oldukça şaşırdım. Bunun iki nedeni var. Birincisi bunu bir opsiyon olarak görmemeleriydi. Belirli bir aşamaya gelen şirketlerin doğal akışında globale açılmalarını doğal bulmalarıydı. İkincisi ise Türkiye’ye nazaran çok daha küçük ölçekli şirketlerin bile globale açılmayı düşünmeleri ve bunu uygulamaları. O tarihlerde Türkiye’de küçük ölçekli şirketlerin globale açılmaları uzak bir ufuk olarak gözüküyordu. Cesaret edilmesi zordu. Günümüzde tabi ki bu vizyon çok değişti, bundan çok mutluyum. Uluslararası markalar yaratıldı. Konu ile ilgili araştırmalar yaptım. Öğrenciliğim bitti ve bizde işin başına geldik. Tabi burada bulunduğunuz sektör çok önemli globalleşme konusunda. Uluslararasılaşma ve yeni girmek istediğimiz işlerle ilgili yaptığımız araştırmalar sonunda teknoloji girişimciliği ve teknoloji yatırımcılığı ön plana çıktı. Çünkü teknolojiye yatırım yapan bir şirketi uluslararası kurup direk uluslararası yatırım yapmaya başlayabiliyorsunuz. Kuralı 1,5 yıl oldu ve 3 çarpandan fazla yapan bir fona sahip olduk. Şirketi büyüttükçe şunu gördük. Gerçekten Türkiye’deki diğer teknoloji sektörlerinin de bu atılımı yapması çok önemli. Hem ekibimizle hem hitap ettiğimiz coğrafyalarda çok Türk odaklı düşünüyoruz. Yurt dışında çok farklı örneklerle karşılaşıyorsunuz ve vizyonunuz açılıyor. O gördüğünüz modeli hem Türkiye’de hem de başka ülkelerde uygulamaya başlıyorsunuz. Ekibinizde de yabancılar çalışmaya başladığında tam anlamıyla Uluslararası bir şirket oluyorsunuz” dedi. Buluşma daha sonra soru-cevap şeklinde devam etti.
.jpg)
0 Yorum