Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ‘Doğal Koruma Alanı’ ilan ettiği Işıklı Gölü aynı gün kontrolsüz atıklarla kirletilmeye başlandığı iddia edildi. Gölü besleyen Menderes Nehri’ne Dinar’dan atık su bırakıldığı ileri sürülürken, Büyük Menderes Çevre İnisiyatifi kirleticilere isyan etti.
Küçük Balaban, Alaca Balıkçıl, Boz Kaz, Saz Delicesi ile Kızıl Şahin başta olmak üzere sayısız su kuşunun kuluçka alanı eve göç yollarında önemli konaklama bölgesi olan Çivril’deki Işıklı Gölü koruma altına alındığı gün kirletilmeye başlandığı iddia edildi.
Taşıdığı potansiyel nedeniyle ‘Önemli Kuş Alanı’ olarak kabul edilen göl Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından ‘Doğal Sit-Nitelikli Doğal Koruma Alanı’ ve ‘Doğal Sit-Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı’ olarak tescil edildi. Karar Resmi Gazetenin 17 Ekim sayısında yer aldı.
Adını Denizli’nin Çivril ilçesindeki Işıklı köyünden alan 64 kilometrekare büyüklüğündeki gölü Dinar’dan gelen Büyük Menderes nehri ve Sandıklı’dan gelen Kufi Çayı besliyor. Golün koruma altına alındığı gün Menderes Nehri’ne bırakılan atıklar çevrecileri korkuttu. İçilebilir kalitede suya sahip olan Menderes Nehri’ne bırakılan kontrolsüz atıklar suyun rengini değiştirdi. Kirli su koruma altına alınan Işıklı Golü’ne karıştı.
Dinar’daki bir meyve suyu fabrikasının da kirleticiler arasında olduğu iddia edilirken, Büyük Menderes İnisiyatifi üyeleri Soner Özdemir ve Ramazan Yılmaz zaman zaman atık suların arıtılmadan nehre bırakıldığını ileri sürdü. Fabrikanın atık sularını gece geç saatlerde yanı başındaki Gökgöl’e de bıraktığı da iddia edildi. Özdemir ve Yılmaz golü besleyen Menderes Nehri’ndeki kirliliği; “Meyve suyu fabrikası kimyasal atıkları ile nehri kirletiyor. Buna bölgedeki endüstriyel işletmeler de katılıyor. Atık su tesislerinin çalışmaması ile yaşanan kirlenme en üst boyutta. Nehir suyu artık tarlaların çoraklaşmasına neden oluyor. Kimyasallar nedeniyle ürün kalitesi ve rekoltesi düşüyor” ifadeleriyle anlattı.
Büyük Menderes İnisiyatifi Sözcüsü Mustafa Çallıca ise yaptığı açıklamada 10 şehirle bağlantısı olan Menderes Nehri’nin her bölgede kirletildiğini iddia ederek “Kirlilik nehrin doğduğu Afyon ve Uşak illerinden başlayarak denize dökülene kadar devam ediyor. Sadece Işıklı Golü değil Adıgüzel ve Cindere gölleri de bu kaynaktan beslendiği için kirleniyor. Son olarak Çal’a bağlı Akkent bölgesinde büyük bir kirletici kaynak tespit ettik. Tüm Ege havzasının birleşerek Menderes Nehri’ne sahip çıkması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Denizli Milletvekli Yasin Öztürk ise Işıklı Gölü’ndeki habitatın hassasiyetine dikkat çekerek, “Işıklı Gölü ülkemiz için çok önemli bir değer. Bu doğa harikası havzayı kaybedemeyiz. Yanılgımız tek bir kirletici olduğunu düşünmek. Burada meyve suyu fabrikasının atıklarına odaklanılmış durumda ama asıl kirletici Dinar’ın kendisi. Dinar’ın kentsel atıkları biyolojik arıtmadan geçiriliyor fakat kimyasal arıtma yapılmıyor. Kent içinde sayısız küçük ölçekli işletme var. Bunların kullandıkları kimyasallar kanalizasyon aracılığı ile bu arıtma tesisine geliyor. Buradan da Menderes Nehri’ne tahliye ediliyor. Ayrıca bölgelerdeki besihanelerin atıkları, tarımda kullanılan ilaç atıkları nehre karışıyor. Tek kirletici yok, pek çok parametre var. Işıklı ve Gökgöl koruma altında olan alanlar. Bu bölgelere gelen suların mutlaka kimyasal arıtmadan da geçmesi gerekiyor” diye konuştu.
Küçük Balaban, Alaca Balıkçıl, Boz Kaz, Saz Delicesi ile Kızıl Şahin başta olmak üzere sayısız su kuşunun kuluçka alanı eve göç yollarında önemli konaklama bölgesi olan Çivril’deki Işıklı Gölü koruma altına alındığı gün kirletilmeye başlandığı iddia edildi.
Taşıdığı potansiyel nedeniyle ‘Önemli Kuş Alanı’ olarak kabul edilen göl Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından ‘Doğal Sit-Nitelikli Doğal Koruma Alanı’ ve ‘Doğal Sit-Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı’ olarak tescil edildi. Karar Resmi Gazetenin 17 Ekim sayısında yer aldı.
Adını Denizli’nin Çivril ilçesindeki Işıklı köyünden alan 64 kilometrekare büyüklüğündeki gölü Dinar’dan gelen Büyük Menderes nehri ve Sandıklı’dan gelen Kufi Çayı besliyor. Golün koruma altına alındığı gün Menderes Nehri’ne bırakılan atıklar çevrecileri korkuttu. İçilebilir kalitede suya sahip olan Menderes Nehri’ne bırakılan kontrolsüz atıklar suyun rengini değiştirdi. Kirli su koruma altına alınan Işıklı Golü’ne karıştı.
Dinar’daki bir meyve suyu fabrikasının da kirleticiler arasında olduğu iddia edilirken, Büyük Menderes İnisiyatifi üyeleri Soner Özdemir ve Ramazan Yılmaz zaman zaman atık suların arıtılmadan nehre bırakıldığını ileri sürdü. Fabrikanın atık sularını gece geç saatlerde yanı başındaki Gökgöl’e de bıraktığı da iddia edildi. Özdemir ve Yılmaz golü besleyen Menderes Nehri’ndeki kirliliği; “Meyve suyu fabrikası kimyasal atıkları ile nehri kirletiyor. Buna bölgedeki endüstriyel işletmeler de katılıyor. Atık su tesislerinin çalışmaması ile yaşanan kirlenme en üst boyutta. Nehir suyu artık tarlaların çoraklaşmasına neden oluyor. Kimyasallar nedeniyle ürün kalitesi ve rekoltesi düşüyor” ifadeleriyle anlattı.
Büyük Menderes İnisiyatifi Sözcüsü Mustafa Çallıca ise yaptığı açıklamada 10 şehirle bağlantısı olan Menderes Nehri’nin her bölgede kirletildiğini iddia ederek “Kirlilik nehrin doğduğu Afyon ve Uşak illerinden başlayarak denize dökülene kadar devam ediyor. Sadece Işıklı Golü değil Adıgüzel ve Cindere gölleri de bu kaynaktan beslendiği için kirleniyor. Son olarak Çal’a bağlı Akkent bölgesinde büyük bir kirletici kaynak tespit ettik. Tüm Ege havzasının birleşerek Menderes Nehri’ne sahip çıkması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Denizli Milletvekli Yasin Öztürk ise Işıklı Gölü’ndeki habitatın hassasiyetine dikkat çekerek, “Işıklı Gölü ülkemiz için çok önemli bir değer. Bu doğa harikası havzayı kaybedemeyiz. Yanılgımız tek bir kirletici olduğunu düşünmek. Burada meyve suyu fabrikasının atıklarına odaklanılmış durumda ama asıl kirletici Dinar’ın kendisi. Dinar’ın kentsel atıkları biyolojik arıtmadan geçiriliyor fakat kimyasal arıtma yapılmıyor. Kent içinde sayısız küçük ölçekli işletme var. Bunların kullandıkları kimyasallar kanalizasyon aracılığı ile bu arıtma tesisine geliyor. Buradan da Menderes Nehri’ne tahliye ediliyor. Ayrıca bölgelerdeki besihanelerin atıkları, tarımda kullanılan ilaç atıkları nehre karışıyor. Tek kirletici yok, pek çok parametre var. Işıklı ve Gökgöl koruma altında olan alanlar. Bu bölgelere gelen suların mutlaka kimyasal arıtmadan da geçmesi gerekiyor” diye konuştu.
0 Yorum